biraz önce apeke başkanı tayyip bey beni aradı. evvela nezaket gösterip aradığı için hamdolsun Kendisi bana bu işte bi alidibo yada alicengiz oyunu olmadıgını olsa bile pek bunun pek önemli olmadığını söyledi.I am kendisinin samimiyetine ve dürüstlüğüne inanıyorum.Zira eğer öyle olmasaydı beni ödemeli aramazdı.36 kontörüm gitti ama helal olsun.gönül rahatlığıyla kpss ye nasıl giriyorsanız bu yarışmaya da öyle girebilirsiniz
K. Zafer TOPUZ APK DAİRE BAŞKANI
APK Daire Başkanı'nın Tayyip Bey olduğuna emin misiniz?
DHMİ'yi temsilen Zafer bey bu davranışıyla tüm şüpheleri bertaraf etmiştir diye düşünüyorum. Ortafda basit bir yanlış anlaşılma var sadece.
Demek ki boşuna demiyoruz; "Türkçe", "Türkçe", "Türkçe" diye.
Eğer ki DHMİ bile bu denli hassasiyet gerektiren bir konuda; yanlış anlaşılmalara sebebiyet verebilecek derecede "zayıf" kalıyorsa, söylenecek pek de bir şey kalmıyor. Sadece biraz ciddiyet(!) gerekli sanıyorum...
Bunun dışında Zafer Bey, hangi şüpheleri (tüm şüpheleri!) bertaraf etmiştir acaba? Sorabilir miyim? Sadece bu yanlış anlaşılma konusundaki şüpheyi mi, yoksa TÜM ŞÜPHELERİ mi?
Bkz:
Madde 1: LOGO Yarışması tüm DHMİ personeli(ne) ve kurum dışına açıktır.
Bunun neresi adil sizce? Dünyanın neresinde var bu? (Cevap: Türkiyesi'nde...)
Madde 3: "LOGO tasarımı bilgisayar ortamında veya EL İLE ÇİZİLEREK HAZIRLANACAKTIR. LOGO, hem CD ortamına kayıtlı hem de A4 renkli çıktı olarak, (el ile çizilerek hazırlanmış ise çizim A4 boyutlarında olacak ve TARAMA YAPILIP CD`ye kaydedilerek) APK Daire Başkanlığına 15 Nisan 2010 günü mesai bitimine kadar teslim edilecektir. Bu tarihten sonraki başvurular dikkate alınmayacaktır."
Büyük harflerle yazdığım yerlere dikkat!
EL İLE ÇİZİLEREK HAZIRLANACAKTIR: El ile çizilen bir logonun(!) diyelim ki çok büyük ebatlarda kullanılması gerekti. Teknoloji(!) yardımıyla da gerekli ölçülerde büyütüldü... Pekala bu el ile çizilip, teknoloji kullanılarak da büyütülen logo; ayrıntılarını (el ile çizilmesinden dolayı) ne kadar sağlıklı koruyabilecek büyütüldüğünde? (El ile çizilen kadar detaylı olacak mı? Yoksa değişikliğe uğrayacak mı?)
TARAMA YAPILIP: Ve bu el ile çizilen logo, tarama yapıldığında ne kadar sağlıklı bir şekilde orijinalini yansıtacak da jürinin(!) önüne taranmış vaziyette ve bir A4 üzerinde (belki karakalem olacak, yani siyah-beyaz, kimbilir) değerlendirilecek? (Zira taramalarda yaşanılan renk kayıplarıyla, ton kayıplarıyla, detay kayıplarıyla, vs... hepimiz karşılaşmışızdır diye düşünüyorum.)
Madde 4: "LOGO`nun bizzat yarışmacı tarafından hazırlanması gerekmektedir."
Sizi arayıp da "İlk olarak yarışmayı sadece personellere özel yaparak kurum logosu hakkında fikir üretmelerini istedik. Daha sonra halka açık bir yarışma olmasına karar verdik." diyen Zafer Bey; Madde-4'teki özelliğin(*) bütün personelde mevcut olduğu kanısına nereden varmış da ilk etapta sadece personele özel yapmak istemiş, sorabilir miyim? (*)Bir logonun bizzat yarışmacı (ki burada bahsedilen yarışmacı/yarışmacılar personeldir) tarafından hazırlanabilmesi için; o yarışmacının el çiziminin iyi olması ya da idare eder(!) olması gerekir; veyahut grafik tasarım programlarından herhangi birini (en basiti: paint!) kullanabiliyor olması gerekir. Bahsedilen özellik budur.
Madde 6: "Jüri tarafından ön elemeden geçirilen logolardan ilk 5`e giren logo sahipleri Genel Müdürlüğe çağrılarak hazırlanan logo ile ilgili açıklamalarını jüri huzurunda yapmaları istenilecektir."
Farzedelim ki personelden (tabi aynı zamanda logo tasarlayabilecek derecede tasarımcı! olan bir personelden) herhangi biri dereceye girdi. Belki Genel Müdürlük'e çağırılmasına da gerek kalmadı (ne de olsa personel!). Ve gerekli açıklamayı da yaptı (ne de olsa yeterli! bilgi ve detaylara sahip). Ödülü! de aldı. Peki ya diğer yarışmacılar!!!??? Sizce bir personelin yarışmayı kazanmasının altında farklı şey/şeyler aramazlar mı? Nedir bu çelişki?
Ve madde 7: "Birinci eser ödüllendirilecektir."
Bu ödül; yarışmayı kazanan personel için bir "Terfi" midir? Yoksa kurum dışı kazanan biri için bir "Eyvallah!" mıdır? Nedir bu ödül???
Ama bunun yanında da dışardan gelen çalışmaları da görüp beğenilirse kullanmayı planlamışlar.
Yani öncelik personelindir! Öyle mi? Doğru mu anladım?
DHMİ'yi temsilen Zafer bey bu davranışıyla tüm şüpheleri bertaraf etmiştir diye düşünüyorum.
Gelelim en başa... Zafer Bey'i yakînen tanımasam da ben de sevdim ve çok da samimi(!) buldum. Tüm şüpheleri bertaraf etmiş, ne güzel etmiş..!
Keşke size telefonda söylediklerini burada bizlerle de paylaşsa da samimiyetinden(!) dolayı biz de teşekkür edebilsek O'na. Ne dersiniz?
MADDELER KAYNAK:
Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü!
ÖNEMLİ NOT: Tepkim size değildir "tarzan45", yanlış anlamayın lütfen. Nitekim, böyle bir medeni cesaretinizden dolayı sizi kutlar; görüşmenizi bizimle paylaştığınız için ayrıca sonsuz teşekkür ederim. Ve "skyfox" arkadaşımızın sorduğu soruyu ben de soruyorum size ve rica ediyorum:
Siz tatmin olmuşsunuz ama, hangi soru cevaplanmış oldu böylelikle?
Gönderdiğiniz mailin metnini paylaşmanız mümkün mü?
Mümkün mü?