Neler yeni

Yeni mesajlar Yeni konular En çok mesaj En çok tepki En çok görüntülenen

Sizce Gerçekten Seven Kıskanırmı, Sevdiğini Kısıtlarmı ?

TC3D Graphic Design

Kreatif Stratejist
👑Efsanevi Grafiker👑
Katılım
23 Kas 2008
Mesajlar
5,277
Tepkime puanı
208
Konum
https://t.me/pump_upp
Web sitesi
t.me
Kıskanan, Sahiplik duygusunu yaşıyan,
iki insanın arasındaki yaşanan,
AŞK olamaz, bence olsa olsa karşılıklı alışveriş yapan,
ticaret ilişkisi gibi bir (şey) dir...
namasteeee


Kıskanç daha çok sever ama kıskanç olmayan daha iyi sever.
Moliere

Biraz kıskançlık duyarsanız, yaşarken ölmenin ne demek olduğunu anlarsınız.
Will Oursler

Bütün kötü tutkuların en kirlisi kıskançlıktır.
A. Strindberg

Gurur, kıskançlık ve hırs insanların kalplerini ateşleyen üç ateştir.
Dante Alighieri

Güveler, elbiseleri nasıl kemirirse kıskançlık da insanı öyle kemirir.
Saint Chryston

Haset, ateş nasıl odunu yer yutarsa iyilikleri yer yutar, mahveder.
Hadis-i Şerif

Haset, başkasının balını kendi ağzına zehir etmektir.
Cenap Şahabettin


Kıskançlığımız kıskandığımız kişilerin mutluluğundan daha uzun ömürlüdür.
La Rochefoucauld

Kıskançlık, bir güvenin kumaşı yemesi gibi, insanı yer bitirir.
Chraysostorm

Kıskançlık, duyguların en korkuncu olduğu kadar, en aldatıcısıdır da.
Oursler

Kıskançlık, insanı alçaltan ve küçülten bir duygudur.
Tolstoy

Kıskançlık ruhun hastalığıdır.
John Dryden


Sevgi teleskoptan bakar, kıskançlık ise mikroskoptan.
Josh Billings

Susan kıskançlıktan korkmalı.
Riverol

:)
 

finfik

👑Efsanevi Grafiker👑
Katılım
9 Eki 2008
Mesajlar
3,193
Tepkime puanı
42
seven kıskanır ama, sevdigini kısıtlamaz..
 

TC3D Graphic Design

Kreatif Stratejist
👑Efsanevi Grafiker👑
Katılım
23 Kas 2008
Mesajlar
5,277
Tepkime puanı
208
Konum
https://t.me/pump_upp
Web sitesi
t.me
seven kıskanır ama, sevdigini kısıtlamaz..

buda bayanların kendı yalanı:D

Görüş bildirdiğiniz için teşekkür ederim... :D


kiskanc-kadin.jpg



jealous.jpg



kiskanc-736469.jpg
 

kurbaa

🏆Pro Tasarımcı🏆
Katılım
17 Kas 2008
Mesajlar
909
Tepkime puanı
87
Yaş
35
:) Resimlere bayıldım doğrusu, özelliklede miniklere...
Seven insan kıskanmalı, kısıtlamalı...
Özgür bırakılan herzaman sevilmediğini düşünür, Özgür bırakansa bu durumdan ötürü heep yalnız kalmaya mahkumdur. (Yalnız kalmadıysa bilin ki aldatılıyordur.)
Bence...

Teşekkürler konu için :)
 

graf_ipek

⭐Deneyimli Tasarımcı⭐
Katılım
4 Kas 2009
Mesajlar
139
Tepkime puanı
11
Deli gibi seviyorum deli gibi de kıskanıyorum kısıtlamama gerek kalmıyor zaten beni rahatsız edecek hiçbirşey yapmıyor.Sevgi karşılıklı ise 2 tarafta birbirini rahatsız edecek davranışlarda bulunmaz.Eğer ben kısıtlamaya çalışıyorsam ilişkide bir hata vardır.Diye düşünüyorum...
 

redeath333

🏆Pro Tasarımcı🏆
Katılım
29 Kas 2007
Mesajlar
830
Tepkime puanı
11
-yalan dostum aşk diye bir şey aşk dediğin 3 günlük eğlence bilemedin 5 gün sürsün..

-aşk olmadığı için bir zaman sonra saygıda kalmıyor, bizsel olmayı becerenler mutlu oluyor; bencillerse kıskanmak kısıtlamak hepsini yapıyor maalesef..
 

TC3D Graphic Design

Kreatif Stratejist
👑Efsanevi Grafiker👑
Katılım
23 Kas 2008
Mesajlar
5,277
Tepkime puanı
208
Konum
https://t.me/pump_upp
Web sitesi
t.me
Deli gibi seviyorum deli gibi de kıskanıyorum kısıtlamama gerek kalmıyor zaten beni rahatsız edecek hiçbirşey yapmıyor.Sevgi karşılıklı ise 2 tarafta birbirini rahatsız edecek davranışlarda bulunmaz.Eğer ben kısıtlamaya çalışıyorsam ilişkide bir hata vardır.Diye düşünüyorum...

-yalan dostum aşk diye bir şey aşk dediğin 3 günlük eğlence bilemedin 5 gün sürsün..

-aşk olmadığı için bir zaman sonra saygıda kalmıyor, bizsel olmayı becerenler mutlu oluyor; bencillerse kıskanmak kısıtlamak hepsini yapıyor maalesef..

Görüş bildirdiğiniz için teşekkür ederim...graf_ipek, redeath333 :)
 

N.design

🌟Usta Tasarımcı🌟
Katılım
10 Mar 2010
Mesajlar
451
Tepkime puanı
29
Web sitesi
www.stropiyerci.com
Her şeyde olduğu gibi kıskançlığında aşırısı iyi değildir.
Fakat, seven kıskanır ve kısıtlar. Kusura bakmayın ama ben sevdiğimi kıskanırım ve kısıtlarım kimse yadırgamasın, ve diyorumki; Dişisini kıskanmayan tek hayvan domuzdur,atasözüne göre kıskanmayan İnsan larıda aynı sınıfa koyarım.

Unutmadan kıskanmak=umursamak birini umursamıyorsan sevmiyorsundur... Kıskanmayan bay veya bayan partnerine söylediği "Seviyorum" sözü koca bir YALAN...
 

Nur

👑Efsanevi Grafiker👑
Katılım
26 Ağu 2007
Mesajlar
2,238
Tepkime puanı
156
Kıskançlık Hakkında

Yüreğe Karşı Etek

Ortalama erkeğin tutkusu da takıntısı da tendir. Sevdiği kadın başkasına gönül verse aldırmaz ama eline başka erkeğin eli değse cinayet işleyebilir.

Şöyle düşünür:
“İsterse başkasını sevsin, yeter ki sevişmesin.”

Kadında cümle tersine döner:
“İsterse başkasıyla sevişsin, yeter ki sevmesin.”

Çünkü kadına göre vücudun merkezi yürektir; erkeğe göre etek... İstisnalar dışında ikisi de o merkezi koruma derdindedir. Erkek eteği paylaşmaz, kadın yüreği...

Can Dündar
Milliyet 25-10-2009



Neden mi?

Kadın İçin Büyüteceği Yavrunun Geleceği, Erkek İçin Büyüteceği Yavrunun Gerçek Babası Olması Önemlidir.

Yukarıdaki yazı kıskançlığın doğal yani içgüdüsel olanının tezahürünü anlatıyor. Erkek ve dişinin içgüdüsel kıskançlığının merkezinde hep türün geleceği olan ’yavru’ vardır.

Erkeğin tensel ve kadının duygusal kıskançlığı arasında, her ikisinin doğasından, içgüdülerinden kaynaklanan, yavrunun kimden olduğu ve nasıl büyütüleceği ile ilintili bir fark vardır. Kıskançlığın doğal yani içgüdüsel olanının temelinde erkek için doğacak yavrunun gerçek babası olması, kadın için erkeğini öteki kadına kaptırmadan, yavrunun birlikte ve güvenle büyütülmesi bulunuyor...



Ama AŞK!
Bu tür kirli ve nefsani duygular barındırmaz.
Aşk metafizik bir çekime kapılma ve bundan ne pahasına olursa olsun vazgeçememe halidir.

Nasıl ki ay, dünyanın çekimiyle dünyaya tutunur. Arada bir fiziki çekim bağı vardır, aşk da iki insan arasında, nedenlerinin, nasıllarının tarifi yapılamayan ruhsal bir bağdır. İradeyle hiç bir ilgisi yoktur.

Aşık ve aşkı pasif birer varlıktır. Aktif olan aşktır ve bu hal negatif bir hissin oluşmasına izin vermez.

Bundan ötesi seksüel ve doğanın devinimini sağlayan, kaygılardan öte geçemeyen hazlardan başka bir şey değildir.
 
Son düzenleme:

sevgiden-iz

🌟Usta Tasarımcı🌟
Katılım
26 Şub 2010
Mesajlar
335
Tepkime puanı
67
Ben biraz farklı bir örnek vereceğim. Bir civciv tutar gibi olunmalı. Hassas bir terazi gibi. Çok sıkılırsa ölür, gevşek kalırsa kaçar... Dengeyi kurmak karşılıklı iki kişinin güven duygusu ile ilgili birşey.
 

workmedya

🌟Usta Tasarımcı🌟
Katılım
4 Nis 2010
Mesajlar
338
Tepkime puanı
11
hıımmm
gerçekten tartışıla bilir bir konu ????????
bence seven kıskanır ve bir süre sonra öle bir kısıtlamaya başlarki ilişki kıskançlık ve kısıtlama yüzünden yıpranır bu bence.
Birde ilişkiye görede degişir bu...

yıpranma konusunda çok haklısın.
 

TC3D Graphic Design

Kreatif Stratejist
👑Efsanevi Grafiker👑
Katılım
23 Kas 2008
Mesajlar
5,277
Tepkime puanı
208
Konum
https://t.me/pump_upp
Web sitesi
t.me
Yüreğe Karşı Etek

Ortalama erkeğin tutkusu da takıntısı da tendir. Sevdiği kadın başkasına gönül verse aldırmaz ama eline başka erkeğin eli değse cinayet işleyebilir.

Şöyle düşünür:
“İsterse başkasını sevsin, yeter ki sevişmesin.”

Kadında cümle tersine döner:
“İsterse başkasıyla sevişsin, yeter ki sevmesin.”

Çünkü kadına göre vücudun merkezi yürektir; erkeğe göre etek... İstisnalar dışında ikisi de o merkezi koruma derdindedir. Erkek eteği paylaşmaz, kadın yüreği...

Can Dündar
Milliyet 25-10-2009



Neden mi?

Kadın İçin Büyüteceği Yavrunun Geleceği, Erkek İçin Büyüteceği Yavrunun Gerçek Babası Olması Önemlidir.

Yukarıdaki yazı kıskançlığın doğal yani içgüdüsel olanının tezahürünü anlatıyor. Erkek ve dişinin içgüdüsel kıskançlığının merkezinde hep türün geleceği olan ’yavru’ vardır.

Erkeğin tensel ve kadının duygusal kıskançlığı arasında, her ikisinin doğasından, içgüdülerinden kaynaklanan, yavrunun kimden olduğu ve nasıl büyütüleceği ile ilintili bir fark vardır. Kıskançlığın doğal yani içgüdüsel olanının temelinde erkek için doğacak yavrunun gerçek babası olması, kadın için erkeğini öteki kadına kaptırmadan, yavrunun birlikte ve güvenle büyütülmesi bulunuyor...



Ama AŞK!
Bu tür kirli ve nefsani duygular barındırmaz.
Aşk metafizik bir çekime kapılma ve bundan ne pahasına olursa olsun vazgeçememe halidir.

Nasıl ki ay, dünyanın çekimiyle dünyaya tutunur. Arada bir fiziki çekim bağı vardır, aşk da iki insan arasında, nedenlerinin, nasıllarının tarifi yapılamayan ruhsal bir bağdır. İradeyle hiç bir ilgisi yoktur.

Aşık ve aşkı pasif birer varlıktır. Aktif olan aşktır ve bu hal negatif bir hissin oluşmasına izin vermez.

Bundan ötesi seksüel ve doğanın devinimini sağlayan, kaygılardan öte geçemeyen hazlardan başka bir şey değildir.

Sen kesin başka bir galaksidensin... (Aşuk ve Maşuk)
negüzel anlatmışsın, bana çok yakın görüşlerin.

Teşekkür ederim...
 

ece şirin

Acemi Tasarımcı
Katılım
9 Haz 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
0
kıskançlık derecesi hastalık şeklinde olmadığı sürece çok normal. Kısıtlamalarda illaki olucak canım kısıtlamalara uymak alttan almakta bir nevi ilişkideki fedakarlıklardır bence...
KISKANÇLIKLAR TUZU BİBERİ; SEVMEK SEVİLMEK ÇOK GÜZEL
 

redeath333

🏆Pro Tasarımcı🏆
Katılım
29 Kas 2007
Mesajlar
830
Tepkime puanı
11
bizim ülkede ne normal ki, ilişkiler normal olsun gitmek ve unutmak istiyorum bu anları!!!
 

Grafink

Clone Trooper
♾️Grafik Gurusu♾️
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
1,209
Tepkime puanı
38
Web sitesi
www.grafink.org
nesne, hayatın tek anlamı olarak görülüyorsa kıskançlığın ama her yöne doğru olan mutlak kıskançlığın zarar vermediği kimse yoktur. Takıntılı birşeydir bu... Kimine göre metafizik olarak düşünülen olgu da bu takıntının bir başka yönüdür. Aslında en derin aşktan tutun tek gecelik ilişkilere kadar herşeyin bir kimyası, kimyasal bir açıklaması vardır. Velhasıl yine de insan herşeyi koklayarak yorumlayan hayvanlardan bir noktada ayrılmaktadır, Bu nokta ise paylaşılan anların zenginliğidir. İşte bu uyumlu kimya, ancak anlar ile desteklenebiliyosa; ulvii ya da ilahi sandığımız aşk nesnesini oluşturabilir...

İnsan hayatın merkezine kendini koymak ve o merkezi zenginleştirerek varolmak ile yükümlüyken, Yani kendi anlarını yaratabilecek alt yapıyı kurmak zorundayken bunu yapamayıp, tam aksine Merkezine; gerek kimyasal, gerekse çekimser ve özgüvensiz duygularının ışığında bir nesne (karşı cins) yerleştiriyorsa, kıskançlıklardan söz etmeye başlayabiliriz.

Çünkü; anları olmayan ya da bireyliklerini kendilerine veya eşlerine ispatlayamamış kişilerin aşkları, herşeylerini var olan ilişki üzerine kurar ve onu "muhafaza" etmeye odaklanırlar. İşte bu odaklanmanın gücü kıskançlığın gücünü ve şiddettini belirler. ve bu şiddet kıskançlığa yol açan şüpheler ile karşılaşıldığında ortaya çıkabilecek, sıkma, boğma, şiddet veya terketme gibi sonuçları ortaya çıkarmaktadır.

Sözün özü, seven insan kıskanıyormu ya da kısıtlıyormu sorusunun cevabı sözünü ettiğim etkenlerin gücü ile orantılıdır.

Her şekilde kıskançlığın temelinde, birey olamamak, an paylaşamamak, değer kazandıramamak yatmaktadır. Zaten bunlar olamadığı için kişi elinde olan tek savunma mekanizması olarak kıskançlığı tanımlamaktadır. Eğer bunlar var ise ve hayata anlam kazandırıyor ise, kıskanmak için bir sebep olması mümkün değildir. Bu noktada kıskançlık ortadan kalkarak, yerine naz, nazire ve benzeri tatlı dokunuşları bırakacaktır.
 
Son düzenleme:
Üst