Neler yeni

Yeni mesajlar Yeni konular En çok mesaj En çok tepki En çok görüntülenen

Tipografi sadece harften ibaretmi mi?

StyleType

🏅Acemi Tasarımcı🏅
Katılım
4 Ara 2009
Mesajlar
38
Tepkime puanı
0
Tipografi: Yazıyı bir forma sokma sanatı ve tekniğidir. Sadece yazılar yani harfler için verilen bir terim midir bu? Eğer harfler içinse bu terim sayılar için olanıda yokmu? Yazı dediği şey sayılarıda mı kapsıyor?
 

Benzer konular

yazarcizer

🏆Pro Tasarımcı🏆
Katılım
2 Mar 2009
Mesajlar
657
Tepkime puanı
26
Rakamları ve noktalama işaretlerini de kapsar...

tipografi3.jpg


Gutenberg’in ‘değiştirilebilir hurufat’ tekniğini basım ve çoğaltımda kullanmaya başlamasından itibaren ‘tipografi’ terimi yazı, yazım ya da yazmanın yerini almıştır. Terim, bilginin abeceler yoluyla basım ve çoğaltımında bir takım uygulamalar sonucu oluşmuş yazınsal ve işlevsel ilkelere göre yapılan düzenlemeleri teknik anlamda bir ‘zanaat’ olarak niteler. Gutenberg öncesi ‘Yazma Sanatı’ (The Art of Writing) Rönesans’la birlikte artık yerini teknik bir zanaate, ‘tipografi’ye bırakmıştır. Klasik Basımcılığın 500 Yıllık Çağı da denen bu dönem sonucunda, özellikle 20. yüzyılda, sözkonusu terim buna karşın sadece Gutenberg sonrası teknik süreci her ne kadar temelde bu süreci ifade etmekte ise de– tanımlamamakta, insanlığın tarihi boyunca ürettiği iletişim araçları içinde yeralan sadece ‘alphanumeric’ olmasa da abecelerin bütünüyle ele alınışını, onların iletişim ve sanat amaçlı kullanımını da betimlemektedir. Bu, 20. yüzyılın teknik olanaklarının ve yeni ‘Modern’ anlayışının bir sonucudur. İnsanlık, çağlar boyunca kendi yaşamını kolaylaştırmak için yaptıklarının yanısıra– ürettiği bilgiyi korumak amacıyla abeceleri, bu bilgiyi nesillere aktarmak için de kendi ürettiği abeceleri kullanabileceği teknik uygulamaları geliştirmiştir. Çünkü yazı, düşüncenin ve bilginin görünür biçimidir ve zaman içinde bilgiye dönüştürülmüş düşüncenin gücü anlaşılacak ve bilgi –dolayısıyla bilgi aracı olan yazılı ya da basılı kitaplar o oranda önem kazanacaktır.Bilginin ve onun görünür biçimi olan yazının önemi tarih çağları boyunca gitgide artmış, bilginin koruyucusu yazı ve elyazması eserler, fermanlar, duyurular vb. gibi ‘yazılı’ ürünler “Yazının Altın Çağı” denen ilk on beş yüzyıl boyunca gündelik yaşamın gereksinimlerinin dışında bir sanat uğraşısına dönüştürülmüştür. İşte yazma eserlerde gördüğümüz, harflerin sanatsal bir yaklaşımla ele alınarak yapılan düzenlemeler Batı sanatında kaligrafi, Doğu İslam sanatında “Hüsn-ü Hat” yani güzel yazıdır.

Kaligrafi ya da hat sanatında harf elle üretilir, tenseldir ve sanatsal biçim arayışında son derece öznel, anlık ve değişken olanaklar sunar. Yazı, doğrudan hattatın, yazıcının, kaligrafistin ya da katipyazmanın ustalığı ve zanaatkârane birikimiyle biçimlenir.Tipografi ise, artık tarih sahnesinde (değiştirilebilir hurufat tekniğinin Gutenberg’ten önce ağaçtan oyma gibi farklı biçimlerde olduğu çeşitli araştırmacılarca çeşitli yayınlarda ifade edilmiş olsa bile) önünde sonunda Gutenberg‘e maledilen ‘değiştirilebilir hurufat’ (movable type) tekniğinin kitap üretiminde ve daha sonra basım ve çoğaltımında kullanımı sonrasında ortaya çıkan bir terimdir. Tabii ki tipografi terimi gökten zembille inmemiş, basımcılığın erken dönemlerinde bile kaligrafinin etkisi ve ortaya koyduğu değerler ‘erken dönem’ tipografisinin de değerlerini oluşturmuştur. Örneğin Gutenberg’in bastığı ilk eserlerden biri olan “42 Satırlık İncil” (42 Line Bible) bilindiği gibi hem 14. yüzyılda Mainz’da yaygın bir beğeni kazanmış hem de Skolastik dönemin üst düzey artistik yazısı olan “Texture” ile basılmıştır. Elbette “Texture” yazı biçemi yazma araçlarıyla metale kesilmek üzere aktarılmıştır. Geleneksel yazma eserlerde kullanılan kamış ve/ya da kaz tüyü kalemin harf formlarını oluşturması sonucu oluşan bu örüntü yine Venedik Eski Biçem yazı tasarımlarını da belirlemiştir.

Harfler tek tek kesilmiş ve dökülmüş olsa da, döneminde Nicolas Jenson’ın ‘Eusebius’unda olduğu gibi, abece tasarımlarında yazma aracının etkileri belirgindir. Her ne kadar böyle ise de, tipografi Gutenberg’in uygulamaya başladığı yöntemin ürettiği ve ondan sonrakilerin geliştirdiği değerlerin tanımlanmasıdır. Bu terimin neyi kapsadığını daha iyi anlayabilmek için tipografi ve basımcılık alanındaki araştırmacıların bu terimi nasıl tanımladıklarına da bakmak gerekir.

“Modern Graphic Terminology” adlı çalışmasında Keith A. Aldag tipografiyi “okunurluk ve işlev çabasına görsel etkiler üretmeksizin, metni okurun anlayabilmesine en yüksek katkıyı sağlamak amacıyla basım ya da yeniden üretimde hurufatın ve üstelik herhangi bir baskı malzemesinin boşluklamayı da içererek seçimi, dizimi ve düzenlemesi” (Aldag 1988:328) olarak tanımlamaktadır. Ona göre düzen ve/ya da yazı karakteri, kısaca basılı malzemenin görünüşü bu ölçütler yoluyla kararlaştırılır. Ancak “okunurluk ve işlev çabasına görsel etkiler üretmeksizin” diyerek tipografinin teknik ve zanaat yönünün altını çizer. Ruari McLean daha kısaltılmış bir tanım getirerek “tipografi, basılı sözcük vasıtasıyla iletişim tasarımının sanatı ya da zanaatidir.” (McLean 1969:8) demekte ve çağdaş yaklaşımla tanımını daha da genelleştirmektedir. Araştırmacı McLean kendi ‘modernist’ yaklaşımıyla “The Thames & Hudson Manual of Typography” kitabında mümkünse sözcükler yerine görüntülerin (imge setlerinin: trafik imleri, çevre grafiğinde kullanılan piktogramlar ve diğer çeşitli amaçlara yönelik göstergelerin) “daha doğrudan, kesin, cezbedici ve kolay anlaşılır” (McLean 1988:8) olduğunu belirtmektedir. Ona göre farklı dilleri konuşan insanların kendi dillerinin belirtke dizgeleri olan abeceleri ve bu abecelerin dilbilgisi, anlam bilgisi ve diğer yapılarını öğrenmelerine göre imge takımlarını daha kolaylıkla yorumlayabilmektedir. Her ne kadar ‘Modern’ sonrasının “küreselleşen köyünde” daha geçerli olduğu yadsınamaz bu öngörüye sahip olmasına karşın, McLean sözcüklerden vazgeçilemeyecek durumlar olduğunu belirterek kitabının içeriğinin “sözcüklerin nasıl okutur, okunur ve çekici yapılabileceği” (McLean 1988:8) hakkında olduğunu ifade ederek tipografiyi nasıl kavradığına ilişkin bir çerçeve sunar. Keith A. Aldag’ın daha sınırlandırılmış, tamamen teknik bir sürece indirgediği ve “görsel etkiler üretmeksizin” diyerek özellikle belirttiği tanımına karşın, McLean “çekici”liğe atıfta bulunmakta ve zanaat kadar “iletişim tasarımı sanatı” olarak tipografiyi tanımlamaktadır. Aslında tipografi Gutenberg’in geliştirdiği bilinen basımcılık yöntemi sonrasında ortaya çıkan bir terim olduğu için, bu terimin içeriğinin en belirleyici özelliğinin bu nedenle teknik sürece dayalı olması son derece doğaldır. Sözcüğün kaynağına baktığınızda ‘type’ ve ‘graphy’den oluştuğu görülür. ‘Type’ın metalden kesilmiş ya da daha çok dökülmüş, yüksek baskı amaçlı harfler (eski Türkçe ile harfin çoğulu huruf ve bunların takımı hurufat), ‘graph’ın ise aslı Latinceden gelen çizge, çizim vb. anlamları vardır ve grafik kavramı zaman içinde basım ve çoğaltım yöntemlerinin kullanımını imleyecektir. Bu bağlamda Warren Chappel “A Short History of The Printed Word” adlı kitabında “tipografik basımcılıkla demek istediğim kaynak abecelerin sözcükler, satırlar ve sayfalarda doğru bir biçimde düzenlenmesi”dir (Chappel 1970:3) diyerek tipografinin klasik basımcılığın 500 yıllık döneminde nasıl algılandığı ve neyi ifade ettiğini vurgulamaktadır. Ona göre “basımcılık öğrenmenin aracı, bilginin koruyucusu ve yazın sanatının ortamı”dır ve “radyonun bulunuşuna değin basımcılık iletişimin en önemli aracıdır” (Chappel 1970:3). Chappel’in kitabı tipografik basımcılığın tarihini ve gelişimini incelemektedir. Bu kitabındaki içerikten tipografi teriminin hem teknik hem de zanaat süreçlerinden oluştuğu ortaya çıkmaktadır.

https://www.photoshopmagazin.com/dergi/2006/06/tipografi_yazilari_1.html

Harf Biçemleri

Özel bir sözcük ya da tümce vurgulanmak istendiği zaman farklı harf biçem-lerinin (typestyles) çeşitlemesi içinde tasarlanmış olan birçok harf biçimi (yazı karakteri) kullanılabilir. En genel ve yaygın kullanılan harf biçemi, temelde harf yapılarının geliştirildiği, düz –dik– (roman) yazıdır. Harf yapılarının sağa doğru yan yatığı bir diğeri ise eğik (italic) yazıdır. İtalik başlıca vurgu için, özellikle kullanılan dile göre yabancı sözcükleri belirtmek amacıyla, kullanılır. Ayrıca, küçük başlık harferi vardır ve onlar, 'sc' (small caps) olarak belirtilir. Düzenli başlıkların daha küçük puntoda türevidir. Daha çok metin içinde büyükharf yazmak gerektiğinde kullanılır.

Bazı biçemler (vurgu kalınlıklarında) ağırlıklarının değiştirilmesiyle yaratılmıştır: zayıf, ince, orta, yarı kalın, kalın, aşırı kalın vb. Bu grubun en yaygın olanı 'kalın'dır ve vurgulama için kullanılır. Diğer harf biçemleri harf yapılarının genişliklerinde yapılan değişikliklerle daraltılmış ve genişletilmiş olarak yaratılabilir. Bununla birlikte diğerleri genişlikte ve ağırlıkta her iki açıdan değiştirme yoluyla: hafif daraltılmış, orta kalın daraltılmış ve kalın genişletilmiş gibi birkaç adlandırmayla yaratılmış olabilir. Böyle olmakla birlikte ve bazı harf biçimleri (yazı karakterleri) harf biçemlerinin geniş çeşitliğinde var ise de, çoğu yalnız düz (roman), eğik (italic), kalın (bold) ve kalın eğik (bold italic) çeşitlemesiyle bulunabilmektedir.

Özellikle bilgisayar ortamında işletim dizgeleriyle gelen fontlar artık yeterli çeşitliliktedir ve her bir yazı karakterinin bu temel (düz, kalın, eğik ve kalın-eğik) biçemlerini içeren ve PostScript olarak doğrudan erişilebilenler için Fond (Font family descriptor: Font Aile Tanımlayıcısı) kavramı kullanılmaktadır. Öte yanda, tüm harf biçimleri üretimi için aynı sözlükçe kullanılmamaktadır. Bazıları, kendi biçemlerinde, sağa eğimli (italic) için 'oblique', 'cursive' ya da 'slanted' genişletilmiş (extended) için 'expanded' daraltılmış (condensed) için 'compact' ya da 'gothic'i kullanmış olabilir. 'Black', 'poster' ya da 'ultra' çok kalın ya da kimi zaman aşırı kalın vurgular için verilen tanımlardır. Bir başka örnek 'orta' (medium) tanımlamasının kullanımıdır, ki tasarımcıların çoğu onu 'kalın' kabul ederler. 'Regular', 'plain' ya da 'normal', 'medium'a karşılık onun farklı kullanımlarıdır.

Ayrıca belirtilmelidir ki, harf biçemi ile harf biçimi (yani öznel yazı karakteri) sıkça hatalı tanımlanabilir. Yazı alanında en az 2500 yıllık bir birikime, tipog-raf üzerine ise 550 yıllık bir geçmişe sahip Batı yazınındaki terim ve kavram bolluğu ve çeşitlemesi bu terim ve kavramları Türkçe'ye çevirmede –dilimizin tüm zenginliğine karşın özellikle teknoloji kaynaklı terimlerde– zorlukları oluşturabilmektedir. Bu elbete bilim, sanat ve felsefede katedilecek yolla aşılabilir bir durumdur. Ancak teknik ve teknolojik terim ve kavramlar onu gereksindiğiniz, kullandığınız ve içselleştirdiğiniz oranda dilinizde karşılığını bulacak ya da oluşturulacaktır.

Buradan yola çıkarak, harf biçemi (typestyle) bir yazı karakterinin geometrik ve yapısal özelliğini betimlerken ve kendi sürümünün biçem olarak herhangi bir diğerine göre farklarını tanımlarken, harf biçimi ya da yazı karakteri (typeface) aynı zamanda o karakterinin özgül adını ve farklı yerini bize anlatmaktadır. Daha doğrusu, harf biçimi kavramı bir yazı karakterinin kimliğini –'ne'liğini– belirtirken harf biçemi o karakterin 'nasıl' olduğunu gösterir.

https://www.photoshopmagazin.com/dergi/2007/01/tipografi_yazilari_8.html

https://ibrahimerguden.blogspot.com/2011/04/pratik-tipografi-notlari.html

https://www.photoshopmagazin.com/paylasim/7100/tpograf_bask_tekng.html
 
Son düzenleme:

seventh

🏆Pro Tasarımcı🏆
Katılım
26 Nis 2011
Mesajlar
845
Tepkime puanı
16
bilgi için teşekkürler 'yazarcizer'
 
Üst