Neler yeni

Yeni mesajlar Yeni konular En çok mesaj En çok tepki En çok görüntülenen

anime nedir

Yasemin

Belgisiz Sıfat
👑Efsanevi Grafiker👑
Katılım
14 Ağu 2007
Mesajlar
3,962
Tepkime puanı
175
Yaş
40
Anime kelimesi, anlamı animasyon veya çizgi film olan Fransızca'dan alınmış olan Japonca bir kelimedir. Genel olarak Japon çizgifilmi olarak tanımlanabilir.

Osamu Tezuka Japonya'da çağdaş animenin öncüsü olarak kabul edilir. Genç yaşta 8 mm'lik kamerasıyla küçük animasyonlar çekmeye başlamış ve bu animasyonlarında Walt Disney ve Max Fleischer'ın eserlerinden ilham almıştır. Onun izinden yürüyen sanatçıların yapıtlarıyla anime adı verilen yeni bir stil ortaya çıkmıştır.

Tarih

Anime tarihi 20'inci yüzyıl başlarında Japon film yapımcılarının Fransa, Almanya, Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya'daki animasyon tekniklerini keşfetmesiyle başlamıştır.

Bu dönemde Japonya'da filmlere alternatif bir hikaye anlatımı sunabilen animasyon oldukça popüler olmuştur. Amerika'da filmler ve şovlar için oldukça büyük bütçeler mevcut iken, Japonya'da küçük bir piyasayı ve bütçe, yer, ve aktörlük eksikliklerini de taşıyordu. Batılı aktörlere benzeyen aktörlerin bulunmaması Avrupa, Amerika ve fantezi dünyalarında Asyalı oyuncuların varolmasını imkansız kılıyordu. Animasyonun değişik kullanımları Japonlara benzemeyen karakterler ve yerlerin yaratılmasına sebep vermiştir.

1970'li yıllarda manga çizimleri büyük bir ilgi çekmiştir. Bu çizimlerin büyük bir çoğunluğu da animasyonlarda kullanılmıştır; özellikle Osamu Tezuka bir efsane ve "Manga'nın Tanrısı" haline gelmiştir. Eserlerinin ve diğer tasarımcıların da etkisiyle, anime günümüzdeki sanatın mutlak karakteristiklerini ve türlerini yaratmıştır. Robot tarzı (mecha) Tezuka tarafından şekil almış, Go Nagai ve diğerleri de geliştirmiştir. Yoshiyuki Tomino'nun katkısıyla da bir devrim gerçekleşmiştir. Gundam ve Macross gibi robot animeleri 80lerin klasikleri arasına girmiştir, ve robot türü anime günümüzde hala Japonya'da ve Dünya'da popülerdir. 1980lerde anime Japonya'da ana görüş haline gelmiştir ve büyük bir üretime geçmiştir. Bununla beraber Manga'da popülaritesini Japonya'da ve Dünya'da zirveye taşımıştır. 1990ların ortasında ve sonunda, ayrıca 2000lerde anime tüm ülkelerde popüler olmuştur.

Anime ve diğer çizgi filmler

Animeler normalde insanların anladığı şekilde çizgi filmler değillerdir. Çizgi film denilince insanların ilk aklına gelen şey Bugs Bunny, Tweety, Scooby Doo gibi çocuk zekasındaki animasyonlardır. Halbuki animeler her yaştan insan için yapılır ve gerçek hayatta olan veya olmayan hemen her şey onun konusu olabilir. Çizimleri çok farklı ve etkileyicidir. Hatta Japonya da Prime Time denilen izlenme aralığına konan milyonlarca kişinin izlediği animelerde bulunmaktadır. Çoğu animenin içerisinde cinsellik öğeleride vardır ve bunu Walt Disney ekolü animasyonlarda göremezsiniz. Küçük izleyicilerin anlamayacağı sadece yetişkinlerin sezebileceği yapımlardır. Örneğin meşhur Sailormoon animesinde lezbiyen karakterler bulunmaktadır. Tabiki anime sadece cinsellik üzerine kurulu değildir. Örnek olarak pokémon adlı animede ash adlı pokémon eğitmeninin dünyanın en iyi pokémon eğitmeni olmak için gösterdiği çaba ve maceraları anlatılmaktadır. Buna pek çok örnek daha verilebilir.

Büyük göz ve ufak ağız

Bazı animelerde karakterlerin büyük gözleri, uzun bacakları vardır. Bunu Japonların kısa boylu ve çekik gözlü olmalarının yarattığı bir komplekse bağlayarak açıklayanlar vardır ancak bu açıklama çizimlerin kökeninde batlı örnekler olduğunun bilinmemesinden kaynaklanır . İlk Walt Disney çizgi filmlerindeki karakterlerin büyük gözleri ve uzun bacakları vardı (Bambi vb.). Bu çizim tarzı bugün bazı batı animasyonlarında hala kullanılmaktadır. Örnek olarak Show TV ve TRT'de yayınlanmış olan Genç Pocahontas'ı ve İngiltere'de yapılmış olan Genç Robin Hood'u gosterebiliriz. Bu çizgi filmlerde de büyük gözleri, uzun bacakları olan karakterler kullanılmıştır ama bunlar anime değildir.

Walt Disney'den etkilenen Osamu Tezuka'nın yapmış olduğu animeler Disney'in bu tür çizimlerini kullanmışlardır ve bu uygulama bazı animelerde bügün de sürmektedir. Yani bu çizimlerin kökeni Japonların kısa olması değil, Walt Disney'in etkisidir. Bütün animelerde uzun bacak ve büyük göz kullanılmaz. Türkiye'de genelde sadece bu tür de olan animeler yayınlandığı için bu konuda bilgisi olmayan insanlar böyle sanmaktadır.

Japonların boy-göz takıntıları nedeniyle böyle şeyler yaptıklarına dönük inanç tamamen bir Aristo Mantığı'nın bir çıkarımıdır. Yani "biber acıdır, hayat da acıdır, demek ki hayat biberdir" gibi bir önermedir. Bu konuda doğru ve gerçek yorumlar yapabilmek için derin bir tarih ve psikoloji bilgisine ihtiyaç vardır. Uzakdoğu insanında böyle bir takıntı olduğu yadsınamaz. Japonya'da çoğu genç kız uzun topuklu ayakkabı giyer. Ama unutulmaması gereken bir şey varsa bunun sadece uzakdoğuya özgü bir takıntı olmadığıdır. Bu takıntı az veya çok dünyadaki bütün ülkelerde, bütün ırklarda vardır.Ama animelerde sadece büyük gözler uzun bacaklar değildir göze çarpan çoğunluğunda bizim normal hayata verdiğimiz tepkiler mimikler ve jestler daha fazla abartılı bir görsellikle ifade edilir.Örn: ağlayan bir anime çizgi kahramanın gözü yaşlarından sel olması başından dumanlar çıkması gibi...

Animelerin dünya animasyonundaki yeri

Türkiye'de bilinmemesine karşın birçok anime dünya çapında hayranlıkla izlenmekte ve değişik ülkelerdeki birçok saygın festivalde ödüller kazanmaktadır.

İlk renkli anime sinema filmi olan 1958 yapımı The White Snake Enchantress'ın Venedik, Meksika ve Berlin festivallerinde ödüller kazanmasının ardından dünya çapında söz sahibi olmaya başlayan animeler, uluslararası yarışmalardaki bu başarılarını her yıl daha da arttırarak sürdürmektedirler.

Anime'nin başarısına doğal olarak batılı animasyon şirketleri de kayıtsız kalmamaktadır. Uzun süredir batılı şirketlerle ortaklaşa birçok proje yapılmaktadır ve sonuçta ortaya mükemmel animeler çıkmaktadır. Buna Fransız-Japon ortak yapımı olan Mysterious Cities of Gold (Türkiye'de bilinen ismiyle Güneşin Oğlu Esteban) gibi birçok örnek sayılabilir. Ayrıca, batı animasyonun temsilciliğini yapan Disney de artık anime'lerin başarısını açıkca kabul etmektedir.

Bu nedenle, 1996 yılında yapılan Disney-Tokuma anlaşmasıyla Disney, Japon animasyonunun en büyük temsilcisi olan Studio Ghibli'nin anime filmlerinin dünya çapında dağıtımını ve pazarlanmasını üstlenmiştir. Ayrıca Disney, Studio Ghibli'nin hazırladığı anime filmlerinin üretim masraflarının bir kısmını karşılayarak bu filmlere yatırım yapmaya başlamıştır. Mesela Studio Ghibli'nin Tonari no Yamada-kun (My Neighbors the Yamadas) adlı filminin 2.4 milyar yen tutan üretim maliyetinin %10'u Disney tarafından ödenmiştir. Ayrıca Disney, anlaşma uyarınca dağıtımını üstlendiği Studio Ghibli filmlerinden olan Princess Mononoke'nin İngilizce dublajı için 2.4 milyon dolar harcayarak animelere vediği önemi bir kez daha vurgulamıştır.

Anime'ler çizgi filmlerin aksine sadece çocuklara hitap etmez,yetişkenlere yönelik konu ve çizimlere sahip anime'ler yapılmaktadır..Anime'lerde sıklıkla karakterler'de iri göz kullanılması sanılanın aksine japonlar'ın kısık gözlü olması ve bunun verdiği psikolojiyle iri gözler çizilmesi değil,gözlerin insanların duygularını en iyi ifade eden organları olması ve bu şekilde karakterlerin mutluluk,üzüntü, heycan gibi duygularının izleyicilere çok iyi bir şekilde aktarılabilmesidir

Anime Kuralları

1 – ****fiziksel Düzensizliği Yasası normal fizik kanunları geçerli değildir.
2 – Yerçekimini Azaltma Yasası; her ne zaman biri ya da bir şey zıplasa veya atılırsa yerçekimi o şey için 4 kat azaltılır.
3 – Ses Yükseltme Yasası, Anime Akustik Asal Yasası; uzayda güçlü sesler (mesela patlamalar) çok daha fazla kuvvetlenir, çünkü uzayda patlama sesini azaltabilecek hava bulunmaz.
4 – Değişmez Saldırı Yasası, Anime Hareket Asal Yasası; saldırı hıza denktir. Bir dövüş sahnesi olduğundan çok daha hızlıymış gibi gösterilir.
5 – Mekanik Hareketlilik Yasası,Anime Hareket İkinci Yasası; en büyük mekanik alet en hızlı hareket edendir.
6 – Zaman Değişim Yasası; aman her zaman sabit hızla sürmez. Kahraman her soğukkanlı ve/veya etkileyici bir şey yaptığında zaman durur, sevgililer ve arkadaşlar ölürken yavaşlar ve bir dövüş başladığında hızlanır.
7 – Maddi ölüm Asal Yasası; iyi karakterin yada kötü karakterin ölmesi savaşın bitmesinin tek yoludur.Ya kötü karakter anlayamayacağı kadar hızlı ölür ya da çok uzun süren bir kavga konuyu oluşturur. Bu durumda iki taraf da birbirlerinin çalışma sistemini kavramak için zaman kazanmaya çalışacaktır.
8 - İkinci Maddi Ölüm Yasası; as kötü karakterin ölümü hemen olmaz, zaman alır(kullandığı yada emrinde ki derecesi düşük kötü karakterler için bu kural daha hafif şekli ile geçerlidir) fiziksel yaralar ne olursa olsun ölümün onlara ulaşamayacağına inanmaları onların doğal niteliği halindedir ve bu yüzden ölürken kendi ölümlerinin şoku ile bunu anlayamamış olarak ölürler.
9 – Heyecanı Vurgulama Yasası; hareketin yoğun olduğu heyecanlı anlarda ekran bu sahnedeki karakterleri ayrı ayrı gösterecek şekilde parçalara bölünür. Aradaki ayrım çizgileri siyah üzerine parlak renkler kullanılarak betimlenir.
10 – Heyecanı Çoğaltma Yasası; iyi karakter, kötü karakteri yaraladığında ya da yenilgiye uğrattığında, bu olay en az 3 kez 3 farklı açıdan gösterilir.
11 – Doğal Yanıcılık Yasası; her şey patlar. Her şey.
İlk Kanıtlama: Herhangi bir şey patlamak üzereyse şişer. Patlamak üzereyken şişmeyen şeyler de..
İkinci Kanıtlama: Büyük şehirler insani biliminin kabul ettiği en yüksek derecede patlayıcı materyaldir. Tokyo bu şehirler için en çabuk alev alan şehirdir.

12 – Işık Yasası; hemen hemen her şey enerji yüklü ışık yayar. İyi karakterli biri ya da şeyse iyi, kötü karakterli ise de kötü..
13 – Enerji Yayma Yasası; enerji mekanik yada uzay aracı silahlarıyla ateş etmeden önce enerji biriktirir. (Çoğunlukla “enerji şişkinliği” olarak adlandırılır). Silahların patlama özellikleri yüzünden, bunun Doğal Yanıcılık Yasası ile bağlantılı olduğu sanılır.
14 – Ters Öldürücü Büyüklük Yasası; silahın yıkıcı potansiyeli, büyüklüğü ile ters orantılıdır. İyi karakterin sahip olduğu küçük bir silah, kötü karakterin sahip olduğu kocaman bir silahı yener.
15 – Tükenmezlik Yasası; kimse köşeye sıkıştırılmadıkça ve bilinçsiz değilse, asla varlığını, silahlarını tamamen harcamaz ve kimsenin mermisi bitmez.
16 – Ters Doğruluk Yasası; iyi karakterin görevi doğru olarak bildiği ve uygulamaya çalıştığı kural her ne kadar zor bir durumda olursa olsun elindeki güçle mümkün olabildiğince çok şeyi savunmak ve kurtarmak ve bunu yaparken kendini sakınmamaktır. Kötü karakterinki ise ne olursa olsun elindeki gücü sadece kendi çıkarları için ve iyi olan herşeyi yok etmek için kullanmaktır. (Bu Stormtrooper etkisi olarak da bilinir.)
Örnek: Bir iyi karakter darbeler yüzünden sersem bir halde olsa da karışıklığı kontrol altına alır ve aynı anda çarpmak üzere olan bir aracı kurtarır. İyi karakter tüm bunları orta yerde açık hedef halindeyken yaptığı halde ona ateş eden bir tabur kötü karakter ise iyi karakteri vuramaz, ıskalar.
İlk sonuç: Sahnede ne kadar çok kötü karakter varsa, birilerini vurma ya da yaralama olasılıkları o derece azdır.
İkinci sonuç: Her ne zaman iyi karakter başa çıkılmaz bir olayla karşı karşıya gelse genellikle olasılıklar şöyle sıralanır: kötü karakterler derlitoplu bir düzene girer, herşey kahramanın tek atışta hepsini yenip kurtulmasını sağlayacak şekilde gelişir.
Üçüncü sonuç: Her ne zaman iyi karakter gerçekten kötü tarafından vurulsa, bu yaralanma onun için bir kayıp değil tam tersine savaşma azmi olur ve yaranın ağırlığına rağmen kalkar ve eskisinden daha güçlü savaşır ve... yener. Ayrıca bu yara genelde omuz gibi fazla önemli olmayan yerlerde olur ve bu onun savaşmasını engellemez.

17 – Geçici romantik Güvenilmezlik Yasası; kötü karakter ya iyi karaktere aşık olur ki bu onun için iyi bir son olmayabilir her zaman (kendini iyi için feda etmesi olasıdır)ya da iyi karakteri kendine aşık edecek bir yol bulur ki bunu kullanması da zararınadır aslında ya sonuç ters döner ve ilk olasılığa döner ya da planı ortaya çıkar ve her zaman olduğu gibi yenilir..
18 – Kan Kapasitesi Yasası; insan vücudunda 12 galonun üzerinde kan vardır. Bazen daha fazla(!)
19 – Şeytani Kıvam Yasası; tüm şeytanların ve diğer doğa üstü yaratıkların en az 3 gözleri, sivri dişleri ve sarı yeşile ya da kahverengine benzeyen gözleri vardır ve sadece kılıç gibi keskin uçlu silahlardan etkilenirler.
20 - Askeri Güvenilmezlik Yasası; büyük galaksilerin en geniş donanmaları, bütün orduları ve büyük savaş makinaları son derece acımasız, katı yürekli kana susamış savaşçıları sevgi dolu güçlü duygular gibi basit şeyler karşısında yenilebilirler.
21 – Taktik Güvenilmezliği Yasası; ..........taktik dahilerini bile ...
22 - Önemsiz farkedilmezlik Yasası; insanlar küçük şeyleri farkedemezler... kayıp vücut parçaları gibi ya da büyüklüğü Seattle kadar olan yaralanmaları.
23 - Gençlere Özgü Entellektüellik Yasası; çocuklar yetişkinlerden daha zekidirler ve her zaman boyutlarının neredeyse iki katı kadar sinir bozucu olurlar (bkz: Chibi-usa )
24 - Americanthropomorphism Yasası; gerçekten çirkin kötü karakterler her zaman sıska Amerikalılardır.
25 - Amerikalıları Zihinsel Olarak Küçümseme Yasası; aptal iyi karakterler her zaman iri Amerikalılardır.
İlk sonuç: Gerizekalı Amerikalı kahramanlardan daha aptal olan kişiler Amerikalı çevirmenlerdir.
İkinci sonuç: Amerikan çevirmenlerden daha da aptal olanlar ise Amerikalı yayıncılar ve sansürcülerdir.

26 - Çene Orantısı Yasası; kişilerin ağız büyüklükleri çıkardıkları sesin yükseklik derecesiyle doğru orantılıdır. Yani ne kadar çok bağırırsa o kadar büyük bir ağzı olur
27 - Kedigil Mutasyonu (dönüşümü) Yasası; yarı kedi yarı insan olanların çoğunun ortak özellikleri şunlardır:
Dişi olmak
Geniş duyma gücüne sahip olmak bazen bir kuyruğa da
Mümkün olabildiği kadar küçük giysiler giyebilmek
28 - Ateş Gücünü Koruma Yasası; düşmanı tek seferde yok edebilecek kadar kuvvetli bir silah varsa, bu silah en sona saklanır ve son şans olarak kullanılır.
29 – Teknolojik Kullanıcı Yasası; uzay gemisi ve benzeri araçların yönetimi için resmi eğitim gerekliliği karmaşıklığı ile ters orantılıdır.
30 - Zıtlaşma Parlaması Yasası; savaşçılık ve kuvvet gibi özellikler ya da güçlü iyi duygular son derece yüksek seviyeli ve gizemli bir parlaklık şeklinde oluşumlar yayar. Bu oluşumlar genellikle kötü karakterler için kırmızı iyi karakterler içinse mavi renkte betimlenir. Bunun nedeni mavi rengin elektromanyetik spektrumda kırmızı renkten daha üst seviyede olmasıdır.
31 – İnsan Biçimli Olmayanların Düşmanlığı Yasası; tüm çirkin ve insani olmayan yaratık türleri düşmandırlar ve genellikle olabilecek en adi yollarla insanlığı anlaşılması güç ve karanlık sebeplerden dolayı yok etmek isterler.

alıntıdır

1nb3hd7sa6.jpg

1ms2584789oq61ax2.jpg

12624xh5.jpg

86sp8ruus01zj7.jpg

2672ozwa9.jpg
 
Son düzenleme:

Benzer konular

kaiser_07

🌱Yeni Üye🌱
Katılım
14 Ocak 2008
Mesajlar
12
Tepkime puanı
0
çok faydalı bilgiler teşekkürler dostum paylaşımın için
 

grafi90

🏅Acemi Tasarımcı🏅
Katılım
5 Şub 2009
Mesajlar
83
Tepkime puanı
1
çok teşekkürler ben bir anime severim bilgileriniz yararlı şeyler:)
 
Üst