Neler yeni

Yeni mesajlar Yeni konular En çok mesaj En çok tepki En çok görüntülenen

Bulut Teknolojisi (Cloud Computing)

MONASTERY

👑Efsanevi Grafiker👑
Katılım
25 Eki 2007
Mesajlar
2,386
Tepkime puanı
109
cloud_computing.jpg


Bulut Teknolojisi (Cloud Computing) nedir ve ne degildir.

Bulut Teknolojisi artık heryerde geçen terimlerden biri. IT dergilerinde, bloglarda hemen hemen teknoloji yayınlarında veya teknoloji ile uğraşan herkes bu terimi konuşmakta.
Basit network diagramlarında Internet’i temsil etmede çoğunlukla kullanılan bulut resminden yola çıkılarak adı konulan “Bulut Bilgi İşlem” kavramı herhangi temel bir uygulamanın Internet üzerinden çalışılabilmesi demektir. En büyük özelliği, kullanıcıların kendi sistemlerinde herhangi birkurulum yapmasına ve geleneksel yazılımlardaki gibi bilişim teknolojilerine fazla yatırım yapmasına gerek olmamasıdır. Bulut Bilgi İşlem yönteminde tüm kaynaklar ve hizmetler “kullandıkça öde” modeliyle işletmelerin kullanımına sunulur. Microsoft’un Ocak 2010’da piyasaya sürdüğü “Microsoft Azure” isimli online işletim sistemi “Bulut Bilgi İşlem” teknolojisinin en güncel örneklerinden biridir.
https://en.wikipedia.org/wiki/Cloud_computing
https://www.readmee.com/?p=1283 kaynaklarında bu teknoloji hakkında bilgi bulabilirsiniz.

Bulut nedir
Bağımsız platformlarda, her hangi bir kuruluma gerek olmadan web tabanlı uygulamalar ile kullanıcılara yazılım kaynaklarını sunana bir teknolojidir. Google ın piyasaya süreceği ve tamamiyle internet tabanlı çalışacak işletim sistemi bu teknolojiye en iyi örnektir.
Peki Bulut ne değildir?
Internette çeşitli dataları depolamayamadığımız veya herhangi bir web uygulamasında bilgileri saklayamadığımız ve gerektiğinde veri geri dönüşümünün sağlamadığı uygulamalar bulut bilgi işleme veya bulut hesaplama olarak kabul edilmemektedir yani bulut bir API değildir.

Yeni bulut uygulamarının anahtar özellikeri şunlardır
1. Platform ve cihazlardan bağımlılığı yoktur. Bağımsızdır ve her platform ve cihazda çalışabilmekte
2. Local de çalışabilme. Internet bağlantınız olmadan çalışabilmekte
3. Güvenlik ve kişiye özel güvenlik ayarları. Kullanıcının izin verdiği ölçüde buluttaki veriler paylaşılabilir.
4. Arzu edilen kişi kadar kullanıcı. Sınırsız kullanıcı yetkisi
5. Local deki verilerle senkronizasyon imkanına sahip

windowsazure-platform-products-overview.gif


Geleneksel yazılımlar hem çok karmaşık ve pahalı, hem de yazılımın yanısıra size sunucu donanımı, kesintisiz enerji, veri depolama, veri yedekleme, network, işletim sistemi, vb. konularda birçok ek yük getiriyor.Neden önemli ölçüde iş gücü ve finansal kaynak gerektiren bu ek yüklerle uğraşasanız? Siz sadece operasyonel ve günlük kiralama operasyonuna odaklanın!Geri kalan tüm bilişim teknolojisi ile ilgili çalışmaları bize bırakın. Sunduğumuz hizmet sadece yazılımla kalmayıp donanım, sanal sunucu barındırma, depolama, yedekleme, network hizmetleri, işletim sistemi, load balancing, kesintisiz enerji, gibi birçok hizmeti de kapsamaktadır. Sadece yıllık bir abonelik ücreti ödeyerek karmaşık bilişim okyanusunda boğulmak yerine bulutların üzerinde iş yapabilirsiniz!

Kaynak: Salih Bal Blog


------------------------------​

Orhan Alkan / Sun Microsystems Türkiye

Bilişim yeni bir şekil alıyor; birçok işlev veri merkezlerine kayarak daha merkezi hale geliyor ve “Cloud” dediğimiz yapılar oluşuyor. Bilgiişlem kapasitesinin ağ (network) üzerine kayması, her zaman ve her heryerden erişilebilmesine olanak sağlıyor.
“Cloud Computing” (CC), teknik kişileri heyecanlandıran bir başka platform değişikliğinin çok ötesine geçmektedir. O yalnızca tüm bilişim teknolojileri (BT) endüstrisini dönüştürmekle kalmayıp aynı zamanda insaların çalışma, firmaların operasyon yapış tarzlarınida ciddi değişik yapacaktır.
Birçok kişinin düşündüğünün aksine “Cloud Computing” gerçektir, dönüşüm başlamıştır, hızlanarak devam edecektir. Bu nedenle yalnızca sıcak bir konu olmanın ötesinde, özel bir ilgi ve çalışmayı hak etmektedir.
Bu makale ve devamında amacım “Cloud Computing” hareketinin durumunu, nereye gittiğini, yapısını, sunduğu fırsatları ve yarattığı sorunları incelemektir. Bu ilk bölümde “Cloud Computing”in resmini çekmeye temel tanım, sınıflandırma, faydaları ve sorunlarını ele alacağım.
“Cloud Computing” eski sorunlara verilen yeni cevaptır; maliyetlerin düşrülmesi, değişen iş gereksinimlerine hızlı cevap verebilme, ve karmaşıklığın azaltılması. Dış kaynak kullanımı, utility ve grid computing, bulundurma (hosting) servisleri, ASP (Application Service Providers) bu sorunlara cevap olarak ortaya çıktılar ve belirli oranda ihtiyaçları karşıladılar ama self-servis, gereksinim halinde kapasite eklenmesi gibi özellikleri ve kullandıkça öde tarzı bir tüketim modelini hiçbir zaman sağlayamadılar. Bunun sonucunda belirtilen teknoloji ve yaklaşımların mutasyona uğramasıyla, “Cloud Computing” denilen yeni ve daha gelişkin bir tür ortaya çıkmıştır. Kısa sürede tüm diğerlerinin bu yeni türün içerisinde eriyip yok olduğunu göreceğiz.

Evrime neden olan çevresel değişiklikleri anlamak son derece önemli gözükmektedir. İşlemcilerin giderek ucuzlayıp güçlenmesi, ağ erişiminin hızlanıp ucuzlayıp yaygınlaşması, sanallaştırma teknolojilerinin, yönetim ve süreç otomasyonunun hızla gelişimi ve bunun sonunda veri merkezlerinin endüstriyel ölçekte bilişim servisleri fabrikaları haline gelmesi “Cloud Computing”in doğumuna yol açtı. Örneğin; yazılımlar Internet üzerinden servis olarak verilemeye başlandı ve kablosuz ağlar daha çok ve çeşitte cihazın bu servislere erişimini sağladı. Biyolojik evrim tarihinin en önemli dönemlerinden biri olan Kambriyen dönemde, yaklaşık 500 milyon yıl önce, türlerin çeşitliliğinde ani bir patlama yaşandı. Bunun nedeni hücrenin mükemmelleşip standartlaşması ve böylece daha karmaşık organizmaların oluşabilmesi olanağını sağlamış olmasıydı. Benzer şekilde BT endüstrisi deneye yanıla birkaç önyılı temel bileşenlerin oluşturulmasına harcamıştır(1). Ve nihayet bu bileşenler üzerine çok çeşitli sistemler kurulabilmesi mümkün olmuştur. İleride ne tür yapıların ortaya çıkacağını öngörmek çok güç olsa da başlangıçta inanılmaz bir çeşitlilik söz konusu olacaktır. Evrim süreci kalıcı olanları geçici olandan ayıracaktır.

Tam bu noktada “Cloud Computing”in tanımını yapmakta fayda var. “Cloud Computing”, çok basit olarak BT kaynak ve kabiliyetlerinin servis olarak sunulmasıdır(2). Hemen hemen her BT kaynak ve kabiliyeti servis olarak sunulabilir; uyglama, veri saklama, bilgi işleme, uygulama geliştirme, iletişim, birlikte çalışabilirlik (collaboration), v.b. Genel olarak bu tanım sağlanan tüm Cloud servislerini içerse de, “Cloud Computing” temel karakteristiklerini anlamak tamamlayıcı olacaktır. Temel karakteristikler şunları içerir(3);

• Paylaşılan altyapı: Servis sağlayıcı her türlü altyapı planlamasını ve yatırımını yapıp bunu tüketiciler arasında paylaştırır.
• Self-servis: Gerek duyduğunda tüketici, ihtiyacı olan kaynak ve servisleri satın alabilir. Birçok servis sağlayıcı aynı zamanda uygulama geliştirme arayüzleri (API) sağlamaktadırlar. Bu sayede tüketici isterse uygulama içerisinden herhangi bir insan etkileşimi olmadan ihtiyaç duyduğu kaynakları satın alıp kullanabilir; uygulama ihtiyaç duyduğu kaynağı uygulama içinden temin edebilir.
• Elastik ve ölçeklenebilir: Servis sağlayıcılar tüketicinin talep ettiği kaynakları hızla sunabilme kapasitesine sahiptir. Tüketici bu kaynakları kullandıkça, kullandığı kadar ücret öder. İhtiyaç duymadığı kaynakları istediği zaman geri bırakabilir.
• Kullandıkça öde: Tüketici kullandığı kadar ücret öder.
• Dinamik ve sanallaştırılmış; Servis sağlayıcılar her aşamada yoğun bir sanallaştırmadan faydalanır. Bu sayede servis sağlayıcı ihtiyacı olan esneklik ve ölçeklenebilirliği elde eder.

Burada önemli bir ayrımın altını çizmek faydalı olacaktır; “Cloud Computing” belirli bir teknolojiye karşılık gelmez, Cloud teknolojilerin bütünleştiği (convergence) mimari bir yaklaşımdır(4) . Bu bağlamda Servis Odaklı Mimari (Service Oriented Archtiecture, SOA) ile bir benzerlik söz konusudur. “Cloud Computing” ve SOA’nın birlikte kurumlar için nasıl çığır açıcı olduğunu ilerleyen bölümlerde görmek heyecan verici olacaktır.
Cloud Computing son derece genç ve gelişimi devam eden bir kavram olmakla birlikte, servis ve uygulama modellerine ilişkin sınıflandırmalar üzerinde genel bir uzlaşıya varılmıştır. Servis modellerinin sınıflandırılması şöyledir;

• Servis olarak yazılım (Software as a Service, SaaS): Kullanıcının bu uygulamaya internet gezgini ya da erişilen cihaza yüklenen istemci uygulaması ile erişebilmesi için servis sağlayıcı uygulamayı tasarlar ve bulundurur. Sunulan servisler çok geniş bir yelpazaye hitap etmektedir. Bunlardan bazıları; döküman paylaşımı (Google, Microsoft, Adobe), e-posta (Google, Yahoo, Cisco), ofis yazılımları (Thinkfree, Zoho, Google), satiş otomasyonu ve müşteri yönetimidir (Oracle, Salesforce.com).
• Platform olarak Servis (Platform as a Service, Paas): Servis sağlayıcı uygulama geliştirme, uygulamanın çalışacağı ortam, tamamlayıcı servisleri ve altyapıları (oturum yönetimi, kimlik doğrulama, versiyon yönetimi, ölçeklenebilirlik, v.b) tasarlayıp kurar. Kullanıcı uygulamasını bu platforma göre geliştirir. Bu servislere örnek olarak; Google Apps Engine, Microsoft, ve Salesforce.com verilebilir.
• Servis olarak altyapı (Infrastructure as a Service, Iass): Tüketici işlemci gücü, veri saklama ve ağ kaynaklarını servis olarak kullanır. Sun Microsystems, Amazon ve GoGrid bu tür sevis sağlayıcılara örnek olarak verilebilir.

Bir diğer yagın kabul gören sınıflandırma ise Cloud servislerinin tertiplenme biçimine (deployment) ilişkindir. Şöyleki;

• Public (Umumi) Cloud: Internet üzerinden herkese açık servislerdir. Örneğin Amazon, Google, GoGrid v.b.
• Private (Hususi) Cloud : Servis organizasyon içerisinde kurulup işletilir. Cloud mimarisinin avantajlarından yararlanmak üzere organizasyona özel kurulmuş yapılardır. Servisler kurum ya da organizasyonun güvenlik duvarının arkasında bulunur.
• Community (Topluluk) Cloud: Belirli bir kullanıcı grubu tarafından kontrol edilen servislerdir. Topluluk üyeleri uygulama ve verilere erişirler.
• Hybrid (Melez) Cloud: Yukarıda belirtilen türlerin bir arada kullanılmasıdır. Örneğin bir kurum oluşturduğu hususi servislere ek olarak bazı servisleri dışarıdan alabilir, mesela veri saklama.

Genel sınıflandırmaların ışığı altında kullanıcı ve kurumların, maliyetlerin düşürülmesi, esneklik ve karmaşıklığın azaltılmasına ek olarak, “Cloud Computing” ile elde edecekleri diğer faydalara değinmek istiyorum. Cloud Computing;

• İlk yatırım ihtiyacının elemine edilerek maliyetlerin ötelenmesi/kaçınılmasına yardımcı olur.
• BT’yi esnekleştirir.
• Deney yapmaya olanak sağlar.
• Mobile çalışma grublarının BT kaynaklarına erişiminin artmasını sağlar.
• İş sürekliliğinin artmasına katkıda bulunur.
• Uzman kaynak gereksiniminin karşılanmasına fayda sağlar.

Şu ana kadar anlattıklarıma bakarak “Cloud Computing”i dikensiz gül bahçesi sanmış olabilirsiniz, ama malesef öyle değil. O da birçok problemi beraberinde taşıyor; kurum ve kuruşların Cloud servis sağlayıcıların sunduğu servisleri değerlendirirken bu sorunları göz önünde tutmaları faydalarına olacaktır. “Cloud Computing”in kitlesel kullanıma giden yolda çözmesi gereken sorunları şöyle sıralayabiliriz;

• Servis sağlayıcıya bağımlılık. Bir kez uygulamanızı, verinizi ya da sanal makinanızı belirli servis sağlayıcıya göre oluşturduğunuzda herhangi bir değişiklik yapmadan başka bir servis sağlayıcıya taşıayamazsınız. Bu sorunu adreslemek için 250’den fazla kuruluş Open Cloud Manifestosu’nu imzaladı (opencloudmanifesto.org). Ayrıca OpenGrid Platform çatısı altında Open Cloud Computing Interface (OCCI) çalışma grubu ortak bir API oluşturulmasına çalışıyor. Yeni gelişen teknolojilerde her zaman standart eksikliği sorun olarak karşımıza çıkar, zamanla oturacaktır. İlginçtir, taşınabilirliğin kendisi bir servis haline geldi.
• Yetersiz, eksik ya da esnek olmayan servis düzeyi anlaşmaları (Servis Level Agreement, SLA)
• Pazarın henüz olgunlaşmamış olması. Servis sağlayıcıların sürekliliği bir sorun olabilir. Servis sağlayıcılar arasında birlikte işlerliğin ve taşınabilirliğin olgunlaşmaması nedeniyle servis sağlayıcının faliyetlerini durdurması halinde oluşacak riskin yönetilmesi gerekmektedir.
• Yasal regülasyon ve düzenlemelere destek yetersizliği, eksikliği.
• Denetim altyapısının yetersizliği ve eksikliği. Servis sağlayıcıda duran verinize ne zaman ve kimin eriştiği (sağlayıcının kendisi dahil) birçok kurum için önemli
• Ulusal, bölgesel ve uluslararası yasal düzenlemelerin neden olduğu kısıtlar. Örneğin; bir Avrupa ülkesinde faliyet gösteren herhangi bir firma çalışanlarına ait kayıtları bulunduğu ülke dışına çıkaramaz.

“Cloud Computing” sorun ve kısıtlarına rağmen somut, sağlayıcıları ve tüketicileri olan ve gelişmeye devam ediyor. Sorun ve kısıtları çözüldükçe şu an teorik olarak bahsedilen bazı kullanım alanları pratik hale gelecektir. O zaman bilişim teknolojilerinin geçirdiği dönüşümü, çalışma ve iş yapış tarzımızdaki değişiklikleri net olarak görmeye başlayacağız.
Kurum ve kullanıcıların Cloud Computing’in sunduğu fırsat ve kısıtlarını göz önüne alarak Cloud üzerine taşıyabileceği veri ve servisleri belirlemesi ve servis sağlayıcıları değerlendirerek kendilerine bir plan oluşturmaları daha önce belirtiğim faydalardan yararlanmalarını sağlayacaktır. Cloud Computing’in düşük maliyetle deney yapmaya müsait yapısı işinizi kolaylaştıracaktır. Açıktır ki BT yapılarını SOA yakalaşımına göre tasarlamış olanlar minimum eforla maksimum faydayı elde edeceklerdir.

Gelecek bölümde Cloud Servislerinin mimarisi ile temel yapı taşlarını ve kullanım senaryolarını somut örneklerle inceleyeceğiz.

Kaynak:Computerworld Türkiye / Orhan Alkan / Sun Microsystems Türkiye
 

Benzer konular

Üst