Neler yeni

Yeni mesajlar Yeni konular En çok mesaj En çok tepki En çok görüntülenen

quick

⭐Deneyimli Tasarımcı⭐
Katılım
2 Haz 2007
Mesajlar
218
Tepkime puanı
4
Web sitesi
www.dijitalsokak.com
…:::BILL GATES:::…

Tanrı Bill Gates'e demiş ki; "Bill senin durumun hakikaten karışık.. Seni cennete mi, cehenneme mi yollamalı bilmiyorum.. Her eve bilgisayar girmesine yardımcı olarak insanlığa katkıda bulundun ama bir yandan da Windows gibi bir rezaleti de yarattın.. Ben de senin özel durumuna göre bir şey yapacağım, cenneti de cehennemi de ziyaret et, hangisine gideceğine karar ver."

"Tamam" demiş Bill Gates "Önce bir cehenneme bir bakayım" ve inmiş cehennneme.. Bir de bakmış, berrak sulu bir kumsalda, bir sürü güzel genç kız top oynuyor, eğleniyor, güneş parlıyor, hava süper.... "Allaaaaah!! " demiş Bill Gates, "cehennem böyleyse, cenneti hakikaten görmek isterim. Ve cennete çıkmış. Bir bakmış bulutların üzerinde bir yer, etrafta melekler uçuşuyor, insanlar lir çalıyor, güzelce bir yer ama cehennem kadar değil.. "Tamam" demiş Tanrı'ya Bill Gates, "Ben cehenneme gitmeye karar verdim."

İki hafta sonraTanrı cehennemi ziyaret edip Bill Gates'in nasıl olduğuna bakmaya karar vermiş.. Gitmiş Bill'in yanına, Bill bir duvara zincirlenmiş, alevler içinde, karanlık bir mağarada ve zebaniler işkence ediyor..

"Nasılsın Bill?"
"Korkunç! Burası iki hafta önce geldiğim cehennem değil.. Kızların oynaştığı o güneşli kumsala ne oldu?"
Tanrı cevap vermiş "O ekran koruyucusuydu..."


ben çok güldüm buna :D
 

Benzer konular

GRAFİMERVE

♾️Grafik Gurusu♾️
Katılım
18 Nis 2008
Mesajlar
1,554
Tepkime puanı
41
Yaş
35
zeka: küçük temel'arkadaşları '' kim daha zeki?'' diye tartışıyorlarmış.temel ''ben çok zekiyim,3 aylıkken yürümeye başlamışım!''demiş.dursun hemen atılmış.''sen buna zeka mı deyisun? haçan ben 3 yaşıma kadar kendumi kucakta taşıtmişum! :rofl:
benim ki mi?

kapı: delileri uçakta bir yerden bir yere naklediyorlarmış.deliler tebeşirle uçağa bir kapı çizmişler,sonra da onu açmaya uğraşıyorlarmış.ancak biri olayı sadece uzaktan seyredip onlara katılmıyormuş. olayları gözlemleyen doktor onun iyileşmeye başladığını düşünmüş ve yanına yaklaşarak ''sen neden arkadaşlarına katılıp kapıyı açmak için onlara yardım etmiyorsun?'' demiş.deli gayet sakin ''buna gerek yok ki! kapının anahtarı bende zaten !'' demiş.

Cafer komadadır. Yanında ise karısı... Cafer'in gözleri nemli, kısık sesiyle karısına doğru bakar ve konuşmaya başlar:
"İlk işten kovulduğum zaman yanımda idin. İflas ettiğim gün oradaydın. Vurulduğum zaman ilk gözümü açtığımda seni gördüm. Trafik kazası geçirdiğimde hastanede hep başucumdaydın...
Karısı takdir edilmenin mutluluğunda tabi.
"Şimdi komadayım yine başucumdasın. Sonunda anladım ama, çok geç oldu; yahu sen ne uğursuz karısın" :wink:
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

şirine

🏅Acemi Tasarımcı🏅
Katılım
30 Nis 2008
Mesajlar
37
Tepkime puanı
1
Yaş
29
Ekran Koruyucusu

bilgisayarı icat eden adam birgün ölmüş ve Allah onu çok günahı olduğuiçin cehenneme bilgisayaayarı bulurak tüm insanlığa katkı sağladığı için de cennete göndermek istemiş düşünmüş düşünmüş ortasını bulamamış bu adama cennete ve cehenneme gidip göz atmasını ve bir karar vermesini söylemiş oda gitmiş cehenneme gittiğinde kızlar plajda volybol oynuyo herkez dans edip eğleniyo ,birde cennete gitmiş hertarafta melekler birbirinden lezzetli meyvalar ceylan gözlü huriler görmüş ve Allahın huzuruna çıkmış ve Allaha cehennemi seçtiğini söylemiş adamı melekler cehenneme götürmüş adam kızgın alevdeyanmış yorgun ve harap düşmüş, bir gün sonrası Allahın huzuruna çıkmış ve Allah'a demişki
-Dün cehenneme gittiğimde kızlar plajda volybol oynuyo herkez dans edip eğleniyordu ama cehenneme adımımı atar atmaz her tarafım yanmış köze döndü cehennem dün niçin öyleydi?
Allah'ta gülümseyerek yanıt varmiş:
-dün senin gördüğün cehennem değil ekran koruyucusuydu ekran koruyucusuydu:)



hadi gülün:rofl:
 
Son düzenleme:

Asude

🏅Acemi Tasarımcı🏅
Katılım
5 Mar 2008
Mesajlar
40
Tepkime puanı
1
Serçenin bir tanesi bahar günü dalgın dalgın uçuyormuş.
Bir anda farketmiş ki, bir yolun üstünde uçuyo ve karşıdan da motorsikletli bir adam geliyo. Her ikisi de çarpışmayı engellemek için ellerinden geleni yapmışlar ama nafile...
Serçe "çotaaank" diye kaska çarpıp düşmüş. Şimdi, motorcu arkadaşımız, Allahı var sıkı bi hayvansever.Doğal olarak hemen atlamış motordan ; koşmuş serçenin yanına. Serçe baygın yatıyo.. Kıyamamış, bırakamamış yolda; almış getirmiş eve.Eskiden kalma bi de kafesi var evde.. Baygın serçeyi kafesin içine güzelce yerleştirmiş..
Yanına da az biraz su, az biraz ekmek koymuş, vurmuş kafayı yatmış....
Bizim serçe bi müddet sonra ayılmaya başlamış.. Daha tam seçemiyo ortalığı.. Hafif bulanıklık var yani...
Bi bakmış parmaklık, ekmek, su falan var bulunduğu yerde... Birden dank etmiş vaziyet:
- Motorcuyu öldürmüşüz beaaa ...!!!!!!
 

şirine

🏅Acemi Tasarımcı🏅
Katılım
30 Nis 2008
Mesajlar
37
Tepkime puanı
1
Yaş
29
Serçenin bir tanesi bahar günü dalgın dalgın uçuyormuş.
Bir anda farketmiş ki, bir yolun üstünde uçuyo ve karşıdan da motorsikletli bir adam geliyo. Her ikisi de çarpışmayı engellemek için ellerinden geleni yapmışlar ama nafile...
Serçe "çotaaank" diye kaska çarpıp düşmüş. Şimdi, motorcu arkadaşımız, Allahı var sıkı bi hayvansever.Doğal olarak hemen atlamış motordan ; koşmuş serçenin yanına. Serçe baygın yatıyo.. Kıyamamış, bırakamamış yolda; almış getirmiş eve.Eskiden kalma bi de kafesi var evde.. Baygın serçeyi kafesin içine güzelce yerleştirmiş..
Yanına da az biraz su, az biraz ekmek koymuş, vurmuş kafayı yatmış....
Bizim serçe bi müddet sonra ayılmaya başlamış.. Daha tam seçemiyo ortalığı.. Hafif bulanıklık var yani...
Bi bakmış parmaklık, ekmek, su falan var bulunduğu yerde... Birden dank etmiş vaziyet:
- Motorcuyu öldürmüşüz beaaa ...!!!!!!




gerçekten de komikmiş:rofl:

ihlas:adam namaza durmuş .bazıları arka tarafında onun hakkında alçak sesle konuşmaya başlamışlar:''çok dindar ,takva sahibi doğrusu.'' nafile namazları bile tadil-i erkanla kılar.nafile namazlarıda kaçırmaz; maşallah ne güzel namaz kılıyor !''bunları duyan adam namazını kesip arkadaşlarına dönmüş :''hem de oruçluyum!'' demiş..
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

Selimsel

🏆Pro Tasarımcı🏆
Katılım
15 Şub 2008
Mesajlar
965
Tepkime puanı
22
ihlas:adam namaza durmuş .bazıları arka tarafında onun hakkında alçak sesle konuşmaya başlamışlar:''çok dindar ,takva sahibi doğrusu.'' nafile namazları bile tadil-i erkanla kılar.nafile namazlarıda kaçırmaz; maşallah ne güzel namaz kılıyor !''bunları duyan adam namazını kesip arkadaşlarına dönmüş :''hem de oruçluyum!'' demiş..
yapma bunu yapma bunu:) cok kotuydu ya:S:emo1:

Cafer komadadır. Yanında ise karısı... Cafer'in gözleri nemli, kısık sesiyle karısına doğru bakar ve konuşmaya başlar:
"İlk işten kovulduğum zaman yanımda idin. İflas ettiğim gün oradaydın. Vurulduğum zaman ilk gözümü açtığımda seni gördüm. Trafik kazası geçirdiğimde hastanede hep başucumdaydın...
Karısı takdir edilmenin mutluluğunda tabi.
"Şimdi komadayım yine başucumdasın. Sonunda anladım ama, çok geç oldu; yahu sen ne uğursuz karısın" :wink:

hehe ıyımıs
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

asit

🏆Pro Tasarımcı🏆
Katılım
10 Tem 2007
Mesajlar
745
Tepkime puanı
13
Web sitesi
www.hamzaerbay.com
Serçenin bir tanesi bahar günü dalgın dalgın uçuyormuş.
Bir anda farketmiş ki, bir yolun üstünde uçuyo ve karşıdan da motorsikletli bir adam geliyo. Her ikisi de çarpışmayı engellemek için ellerinden geleni yapmışlar ama nafile...
Serçe "çotaaank" diye kaska çarpıp düşmüş. Şimdi, motorcu arkadaşımız, Allahı var sıkı bi hayvansever.Doğal olarak hemen atlamış motordan ; koşmuş serçenin yanına. Serçe baygın yatıyo.. Kıyamamış, bırakamamış yolda; almış getirmiş eve.Eskiden kalma bi de kafesi var evde.. Baygın serçeyi kafesin içine güzelce yerleştirmiş..
Yanına da az biraz su, az biraz ekmek koymuş, vurmuş kafayı yatmış....
Bizim serçe bi müddet sonra ayılmaya başlamış.. Daha tam seçemiyo ortalığı.. Hafif bulanıklık var yani...
Bi bakmış parmaklık, ekmek, su falan var bulunduğu yerde... Birden dank etmiş vaziyet:
- Motorcuyu öldürmüşüz beaaa ...!!!!!!
hhaha süper ya:D
 

GRAFİMERVE

♾️Grafik Gurusu♾️
Katılım
18 Nis 2008
Mesajlar
1,554
Tepkime puanı
41
Yaş
35
Roman Yazmış

Bir akıl hastanesinde bir deli, öteki deliye:
- Ben bir roman yazdım, al oku; bakalım beğenecek misin, demiş.
Ve kendisine kalınca bir kitap vermiş.
Öteki deli, bir hafta boyunca okumuş romanı. Sonunda arkadaşı deliye:
- Romanın çok ilginç, demiş; yalnız biraz kalabalık, çok isim var içinde.
Kitabı veren deli:
- Al, demiş, ikinci cildini de oku.
Ve kalınca bir kitap daha vermiş.
Yine aradan bir zaman geçmiş. Romanın ikinci cildini de alan deli:
- Bunu da okudum, demiş; gerçekten çok ilginç ama, bu da çok kalabalık; çok isim var içinde...
O sırada akıl hastanesinin doktoru gelmiş üstlerine:
- Verin bakayım, demiş, o telefon rehberlerini. Ne zaman aldınız bunları; ben de kaç gündür onları arıyordum
:rofl:
 

şirine

🏅Acemi Tasarımcı🏅
Katılım
30 Nis 2008
Mesajlar
37
Tepkime puanı
1
Yaş
29
Bir akıl hastanesinde bir deli, öteki deliye:
- Ben bir roman yazdım, al oku; bakalım beğenecek misin, demiş.
Ve kendisine kalınca bir kitap vermiş.
Öteki deli, bir hafta boyunca okumuş romanı. Sonunda arkadaşı deliye:
- Romanın çok ilginç, demiş; yalnız biraz kalabalık, çok isim var içinde.
Kitabı veren deli:
- Al, demiş, ikinci cildini de oku.
Ve kalınca bir kitap daha vermiş.
Yine aradan bir zaman geçmiş. Romanın ikinci cildini de alan deli:
- Bunu da okudum, demiş; gerçekten çok ilginç ama, bu da çok kalabalık; çok isim var içinde...
O sırada akıl hastanesinin doktoru gelmiş üstlerine:
- Verin bakayım, demiş, o telefon rehberlerini. Ne zaman aldınız bunları; ben de kaç gündür onları arıyordum
:rofl:






:tongueout:Allah iyiliğini versin:smile:
 

C3ng0

👑Efsanevi Grafiker👑
Katılım
28 Ara 2007
Mesajlar
3,602
Tepkime puanı
62
hollywood'un yüzlerce kez işlediği;
'uçakta pilotlar ölür ya da bayılır, yolculardan biri merkezden telsiz talimatıyla uçağı indirir'
klişesinin uyarlanmış hali. abd de olur da türkiye'de olmaz mı ? yurdum insanı el atmış mevzuuya.

- aloo, aloo, abi ben kamil koc istanbul-ankara otobüsünden arıyorum. kaptan molada içkiyi fazla kaçırdı herhalde, uyuyor şimdi.
- evlat sakin ol, muavin orda mı?
- hayır, otobüste değil, tanrım ona ne olduğu konusunda hiçbir fikrim yok!
- tamam evlat, hiç korkma, sizi kurtaracağız. şimdi şoförü yavaşça koltuktan yana çek, sen oturacaksın onun yerine.
- ama onu yana çekersem düşer, kendinde değil!
- düşsün peze....k! oraya senin oturman lazım.
- tamam, oturdum. şimdi ne yapmalıyım?
- direksiyonu tut, ne çok sıkı ne çok gevşek.
- tuttum. çok eğlenceli görünüyor ehu
- evlat, ciddi ol, 40 yolcunun hayatı senin elinde. şimdi; önündeki panelde
bir çok gösterge var değil mi? tam ortadaki büyük olana bak, ne yazıyor
orda?
- bismillahirrahmanirrahim.
- hayır göstergenin üstündeki yazıya değil göstergeye bak! hız göstergesine bak, kaçla gittiğinizi görebiliyor musun?
- sıfır.
- nasıl sıfır? dikkatli bak.
- sıfır, gerçekten sıfır. ölecek miyiz?
- otobüs duruyor mu gidiyor mu bunu söyle bana seni kuş beyinli!
- duruyooor
- kalk o koltuktan.s...ir git eşşoğlueşşek! bize de panik yaptırdın. şoför uyanınca devam edersiniz yola
 

tirEdsOuL

♾️Grafik Gurusu♾️
Katılım
15 Tem 2008
Mesajlar
1,136
Tepkime puanı
15
birgün karisi kocasina sorar; beni beğeniyormusun?
Kocası: beğeniyorum hayatim
Kadın: peki en çok neremi beğeniyorsun?
Kocası: her yerini beğeniyorum hayatim
Kadın: Peki kalçalarım nasil? neye benzetiyorsun?
Kocası: Çamaşır makinasine benziyor hayatim, der..

tabi bu cevap kadini içten içe yer ama birşey demez, bikaç gün sonra kocasinin canı ilişkiye girmek ister ve karisina söler..
Kadin ise şu cevabi verir: ufak bir parça için makinayi çaliştiramam şimdi :D
 

efoja

👑Efsanevi Grafiker👑
Katılım
2 Nis 2008
Mesajlar
4,184
Tepkime puanı
132
Web sitesi
birderindeniz.blogcu.com
george bush üniversitenin birini ziyaret etmiş. biraz sohbet amaçlı; biraz da seviye merakıyla "bana bir trajedi örneği verebilir misiniz?" demiş.
öğrencilerden biri söz almış:
- yaşları 10 ila 19 arasında değişen bir grup gencin bulunduğu otobüs devrilir. gençlerin hepsi hayatlarını kaybeder. bu bir trajedidir, demiş.
bush:
- hayır biz buna olsa olsa büyük bir kayıp diyebiliriz, demiş.
bir başka öğrenci:
- kaldırımda top oynayan 8 yaşındaki bir çocuğun topu yola kaçar, çocuk peşinden koşar; otomobil çarpar ve ölür; bu bir trajedidir demiş.
"hayır" demiş bush:
- biz buna kaza deriz, demiş.
söz alan bir başka genç ise:
- bay bush ve bayan bush uluslararası bir seyahatteyken, uçakları bombalanır. bay ve bayan bush hayatlarını kaybederler...
bush:
-harikasın işte gerçek bir trajedi! nereden geldi bu senin aklına, demiş gurur ve sevinçle.
genç cevap vermiş:
- biz buna ne bir kaza ne de büyük bir kayıp diyebiliriz, olsa olsa trajedi olabilir diye düşündüm!
 

damla1

Kreatif Stratejist
👑Efsanevi Grafiker👑
Katılım
2 Ağu 2008
Mesajlar
5,055
Tepkime puanı
110
din öğretmeni derste bir öğrenciyi kaldırır
_adın ne senin oğlum?
_fatih hocam
öğretmen
_ozaman oku bakalım fatiha suresini
çocuk okur öğretmen
_afferim otur
başka bir öğrenciyi kaldırır
_ senin adın ne oğlum?
_ihlas hocam
öğretmen
_ozaman oku bakalım ihlas suresini
çocuk okur öğretmen
_afferim otur
arka sırada saklanmaya çalışan bir öğrenciye gözü takılır ve
_ en arkadaki kalk bakalım senin adın ne oğlum?
öğrenci ayağa kalkar
_şey!!!!!Yasin ama arkadaşlar bana kısaca Sübhâneke der.
 

Everlost

⭐Deneyimli Tasarımcı⭐
Katılım
13 Kas 2007
Mesajlar
222
Tepkime puanı
2
Yaş
36
başbakan erdoğan, dış destek aramak için ingiltere'yi ziyarete gitmiş. ziyareti sırasında kraliçe elizabeth tarafından çay içmeye davet edilen erdoğan, kraliçeye kendi liderlik felsefesinin ne olduğunu sormuş. kraliçe de "çevremi akıllı insanlarla doldurmak" cevabını vermiş.

erdoğan bunun üzerine kraliçeye çevresindeki insanların akıllı olup olmadıklarını nasıl ayırt ettiğini sormuş.

kraliçe, "onlara doğru soruları sorarak ayırt ediyorum" diye yanıtlamış ve "izin verin göstereyim" demiş.

hemen tony blair'i aramış :

-sayın başbakan, lütfen bu soruya cevap verin: annenizin bir çocuğu var, babanızın bir çocuğu var ve bu çocuk sizin ne kız ne de erkek kardeşiniz. kimdir bu?

tony blair:

-bu benim majesteleri?

kraliçe:

-doğru. teşekkürler, iyi çalışmalar blair.

daha sonra erdoğan'a dönerek:

-gördünüz mü sayın erdoğan?

-evet majesteleri, çok teşekkür ederim, bu metodunuzu kesinlikle kullanacağım.

diyerek ordan ayrılmış. yurda dönüşünde hemen unakıtan'ı yanına çağıran erdoğan, "kemal sana soracağım bir soruyu cevaplamanı istiyorum" demiş.

unakıtan:

-tabii efendim, nedir?

erdoğan:

-annenin bir çocuğu var, babanın bir çocuğu var, ve bu çocuk senin ne kız ne de erkek kardeşin. kimdir bu?

unakıtan sağa bakmış sola bakmış düşünmüş taşınmış ve en sonunda:

-efendim bunu biraz düşünüp sonra size cevap versem?

demiş.

erdoğan kabul etmiş ve unakıtan oradan ayrılmış, vakit kaybetmeden bakanlar kurulu'nu toplantıya çağırmış, saatlerce bu soru üzerinde düşünmüşler, ama kimse bir cevap bulamamış.

en sonunda kemal unakıtan kemal derviş'i aramış ve durumu açıkladıktan sonra:

-annenizin bir çocuğu var, babanızın bir çocuğu var, ve bu çocuk sizin ne kız ne de erkek kardeşiniz. kimdir bu?

derviş:

-bunda bilemeyecek ne var, tabii ki benim!

cevabı alan unakıtan hemen erdoğan'ı arayarak:

-cevabı buldum efendim, doğru cevap kemal derviş!

tayyip büyük bir hayal kırıklığıyla cevap vermiş:

-yanlış cevap aptal adam! doğru cevap tony blair olacakı! çevrem salaklar ile dolu benim!
 

purple

⭐Deneyimli Tasarımcı⭐
Katılım
15 Ara 2007
Mesajlar
135
Tepkime puanı
5
Yaş
38
Süpperrr hehhe:))
 

Everlost

⭐Deneyimli Tasarımcı⭐
Katılım
13 Kas 2007
Mesajlar
222
Tepkime puanı
2
Yaş
36
tam olarak fıkra sayılmaz ama fıkra gibi bişi :)



saygı değer hakim bey...

saygılarımla size açıklama özgürlüğümü kullanarak bazı şeyleri bildirmek istiyorum.umarım bu durumu en kısa zamanda açıklığa kavuşturursunuz.

şu günlerde askerliğe çağırılacağım.yaşım 24 ve 44 yaşında dul bir bayanla evlendim, kendisinin de bir kızı var 25 yaşında.babam ise bu bahs etmiş olduğum kızı ile evlendi.böylelikle babam, karımın kızı ile evlendiği için damadım olmuş oldu.bunun üzerine kızımda üvey annem olmuş oldu babamla evlendiği için..

hanımımın ve benim geçen sene bir oğlumuz oldu.oğlum hanımımın kızının erkek kardeşi oldu, aynı zamanda babamın da kaynı.bir de üvey annemin erkek kardeşi olduğu için dayı oldu.anlayacağınız benim oğlum benim dayım oldu..

babamın eşi sene sonunda dünyaya bir erkek çocuğu getirdi.o babamın oğlu olduğu için benimde erkek kardeşim, ve de kızımın oğlu olduğu için de torunum.


yani ben torunumun erkek kardeşiyim.ayrıca bir annenin evladının babası eşi olduğuna göre bende eşimin kızının babasıyım ve de kızımın erkek çocuğunun erkek kardeşiyim.

kısacası kendimin büyükbabasıyım :D

sayın savcı bey sizden ricam beni askerlik görevimden azletmenizdir, sizde biliyorsunuz ki kanunlarımızda baba, oğul ve torun aynı zamanda askerlik yapamazlar..saygılarımla...

not:psikolojik rahatsızlıklardan ve ailedeki dengesizlikten dolayı bu genç adam askerlikten men edilmiştir..(dosyasına bu şekilde işlenmiş...)
 

Mustafa KÜÇÜK

♾️Grafik Gurusu♾️
Katılım
16 Ağu 2007
Mesajlar
1,270
Tepkime puanı
45
Yaş
41
Web sitesi
www.mustafakucuk.org
Şapka satarak geçinen bir adamın yolu bir gün bir ormana düşmüş.Adam biraz yürüdükten sonra sıcaktan ve yorgunluktan bunalmış, bir ağacın altına oturmuş.

Şapkalarla dolu sepetini de yere koymuş ve uykuya dalmış.
Birkaç saat sonra adam tuhaf sesler duyarak uyanmış.

Bir de bakmış ki yanındaki sepet bomboş.Şapkalar gitmiş. Kafasını kaldırıp ağaca bakmış ki, ağacın dallarında bir sürü maymun, her birinin kafasında adamın şapkaları...

Adam düşünmeğe başlamış :
' Ben şimdi ne yapıcam, şapkaları bu maymunlardan nasıl geri alacam ? '

Düşünceli bir şekilde kafasını kaşırken bakmış ki, maymunlar da adamın taklidini yapıyorlar, kafalarını kaşıyorlar. A dam ellilerini havayakaldırmış, maymunlarda...derken adam ne yapacağını bulmuş, kendi kafasındaki şapkayı çıkarıp yere atmış, maymunlar da...
Adam böylece bütün şapkaları geri almış, sepetine koyup yoluna devam etmiş.


Aradan 50 yıl geçmiş...Artık adamın bir torunu varmış, o da dedesi gibi şapka satıcısı olmuş. Günlerden bir gün onun da yolu aynı ormana düşmüş.Hava yine çok sıcakmış ve genç adam bir ağacın altına oturmuş, şapkalarla dolu sepetini yanına koymuş ve uykuya dalmış... Bir saat sonra uyanmış,birde bakmış ki sepetin içinde şapkalar yok... Darken tuhaf sesler duymuş,birde kafasını kaldırmış ki ağacın üstünde bir sürü maymun, hepsinin kafasındabirer şapka. Düşünmüş...
' Dedem yıllar once bana bir hikaye anlatmıştı...ne yapacağımı çok iyi biliyorum...'

Adam kafasını kaşımaya başlamış, maymunlar da aynısını yapmışlar... adam ellerini havaya kaldırmış, maymunlar da.. ve adam gülümseyerek kendibaşındaki şapkayı çıkarmış yere atmış...
o anda ağaçtaki maymunlardan biri yere inmiş, adamın yere attığı şapkayı kapmış, adama da bir tokat atmış ve şöyle demiş:

'Sadece senin mi deden var şerefsiz !!!' :D::D
 

damla1

Kreatif Stratejist
👑Efsanevi Grafiker👑
Katılım
2 Ağu 2008
Mesajlar
5,055
Tepkime puanı
110
Tavşan bir gün ormanda koşu yapıyormuş.
Yolda esrar içen zürafaya rastlamış.

'Zürafa kardeş, zürafa kardeş, bırak böyle zararlı şeyleri. Gel birlikte koşup sağlıklı yaşayalım' demiş.

Zürafa kabul etmiş ve birlikte koşmaya başlamışlar.

İleride kokain çeken file rastlamışlar.

'Fil kardeş, fil kardeş, bırak böyle zararlı şeyleri.Gel birlikte koşup sağlıklı yaşayalım' demişler.

Fil kabul etmiş ve üçü başlamış koşmaya. İleride eroin çeken aslana rastlamışlar.

Tavşan, 'aslan kardeş, aslan kardeş bırak böyle zararlı şeyleri. Gel birlikte koşup sağlıklı yaşayalım' demiş.

Aslan gerilip gerilip tavşana sağlam bir yumruk patlatmış.

Zürafa sormuş : 'aslan kardeş, aslan kardeş. Neden tavşana vurdun?' Aslan cevap vermiş : 'Bu manyak ne zaman extacy içse bütün ormanı peşinde koşturuyor...'
 

ivles

⭐Deneyimli Tasarımcı⭐
Katılım
4 May 2008
Mesajlar
185
Tepkime puanı
16
Nasıl Öldün ? :)

Ahirette sorgu sırasını bekleyen iki adam birbirleriyle konuşmaya başlar.

"Sen nasıl öldün?" diye sorar birinci adam ötekine."Donarak öldüm.." "Kötü bir ölüm olsa gerek..." der birinci adam. " Donarak ölmek nasıl birsey?" "Şey, başlangıçta çok rahatsız edici.." diye anlatmaya başlar ikinci adam. "Titremeye başlıyorsun, bütün el ve ayak parmakların ağrımaya başlıyor. Ama sonrası, ölmek için çok sakin bir yol. Vücudun uyuşuyor,adeta boşluğa sürükleniyorsun, tıpkı uykuya dalmak gibi.. Peki ya sen? sen nasıl öldün bakalım?" "Kalp krizi geçirdim" der birinci adam. "Karımın beni aldattığından emindim. Bir gün beklenmedik bir saatte eve döndüm, yatak odasına koştum.. Karımı orada yapayalnız örgü örerken buldum. Sonra bodruma koştum ama kimseyi bulamadım. İkinci katta da kimse yoktu. Sonra hızla çatı katına vardığımda kalp krizi beni buldu..Oracığa yığıldım ve öldüm.. Aynen böyle.." İkinci adam başını sallar "Berbat bir şey bu..." der "..Sadece bir an mutfakta durup buzdolabına bakmayı akıl edebilseydin şimdi ikimiz de hayatta olacaktık"
 

whitepearl

🏅Acemi Tasarımcı🏅
Katılım
13 Eki 2008
Mesajlar
31
Tepkime puanı
3
iran halısı :))

Kadinin biri pahali halilar satan bi dükkana girer ve
ilk bakista çok begendigi bir iran halisina dogru yönelir. Haliya daha
yakindan bakmak üzere yere dogru egildiginde istemeyek sesli bir
sekilde gaz kaçirinca çok utanir ve hemen kimse duydumu diye etrafina
bakinir.. ve >>arkasinda duran saticiyi görünce konuyu unutturmak için
aceleyle adama : -'Bu iran halisi kaç para?' diye sorar.Satici gayet
piskin söyle söyler: -'Valla abla haliya sadece bakmakla osurduguna
göre fiyatini duysan sıçarsınn.....'
 
Üst