- Katılım
- 2 May 2007
- Mesajlar
- 133
- Tepkime puanı
- 11
Tüm forum üyeleri önerisi ile ve açılan anket sonucunda arımızın ismi Hezarfen olarak seçilmiştir.

Arı, zar kanatlılar (Hymenoptera) takımına ait Apoidea familyasını oluşturan tüm böcek türlerine verilen isimdir.
Yirmi bin türden oluşan geniş bir aileye sahip olan arılar hayvanlar dünyasındaki en çarpıcı mühendislik ve mimarlık bilgisine sahip sosyal hayatları ile diğer pek çok canlıdan ayrılan aralarındaki iletişim ile kendilerini inceleyen bilim adamlarını hayretler içinde bırakan canlılardır.
Arıların çok özel bir göz yapıları vardır. Arı gözlerinde "ommatidia" adı verilen, 6.900'er adet birbirinden ayrı görme işlemi yapan bölüm vardır. Bu bölümlerin her biri kendi başına bir göz gibi hareket eder. Bunlar bir kutudaki kamışlar gibi bir araya toplanmışlardır. Ayrıca her biri dışta küçük konveks ve şeffaf bir lensle biter. Bu lensler de gözün cam gibi elips biçimindeki dış kabuğunu oluştururlar. Arıların başlarının iki yanında bulunan birleşik gözlerinin dışında, kafalarının üzerinde de 3 basit gözleri bulunur. Kafa üzerinde yer alan bölümlerin ışığın şiddetinin ölçülmesi için kullanıldığı tahmin edilmektedir. Arı gözünün insan gözüne göre iki üstünlüğü vardır. Bunlar, ultraviyole ışınlarını görme ve daha önce de belirtildiği gibi ışığın polarizasyonunu ayrıştırmadır.
Arıların birçok değişik ve insanı hayretler içinde bırakabilecek özelliklerini anlatmakla bitmez. Fakat bizlere, yani grafik tasarımcılara benzeyen şu özelliklerine değinmeden geçemeyeceğim:VolkanTEKiN' Alıntı:Görüldüğü üzere bizim meslek gurubumuza mensup her birey gibi baktığımızı daha iyi ve farklı görebilmek mesleğimiz ile alakalı değimlidir?
İşçi arıların bütün hayatları boyunca yaptığı işlerin konusu vücutlarındaki bazı temel değişikliklerle belirlenmektedir. Örneğin işçi arıların ilk üç günleri kovan temizleyicisi olarak geçer. 3. günden sonraki bir hafta boyunca kafalarında bir çift "dadı" bezi gelişir. İşçiler genç larvalar için gerekli olan bir besin salgılamaya başlarlar ve aniden larvaların bakımı işine yönelirler. 10. günden itibaren ise işçilerin karın bölgelerindeki mum üreten bezler gelişir. Bununla birlikte işçi arılar beslenme görevlerini bırakırlar ve petek yapımı ve onarımına başlarlar. Doğumlarının 20. günündeyse işçi arılar yine görev değiştirirler. Mum bezleri fonksiyonlarını yitirir ve iğne bezleri gelişir zehir üretmeye başlarlar. İşçi arıların yeni görevleri kovan girişinde "gardiyanlık" yapmaktır. Arılar yaşamlarının son dönemindeyse "çiçek özü toplayıcısı" olurlar.
Nat. Geo. Soc. The Marvels of Animal Behavior s.49-64
VolkanTEKiN' Alıntı:Biz grafik tasarımcılar da arılara benzemez miyiz? İşe ilk başladığımızda ister alaylı ister mektepli olsun hepimiz çay getir, yemek söyle, orayı toparla gibi işleri mesleğimizi öğreneceğimiz umudu ile seve seve yapmadık mı?
Biraz zaman geçince “gel otur ve izle bak logo nedir, mizanpaj nasıl olmalıdır, espas neye denir” gibi mesleğimizde daha iyi olmak için bu gibi konuları öğrenmeye çalışmadık mı? Artık işi öğrendiğimize de inanıldığında “bal” üretmeye başlamadık mı?
Grafiker tüm arkadaşlarımda birer arı gibidir. Yeri gelir yetişmesi gereken bir iş için arı gibi çalışırız. Mesai demeyiz. Çünkü mesleki sevgimiz vardır.
Ayrıca arılar zeki canlılardır:
New York State Üniversitesi biyologları arılar üzerinde çeşitli incelemeler yapmışlardır. Arıları İnceleme Grubu'ndan Edward Southwick ve Robin Moritz arıların kovan içinde solunumu nasıl gerçekleştirdiklerini araştırdılar. Yapılan incelemeler sonucunda arı kovanında sadece bir delik bulunmasına rağmen arıların içerideki sıcaklık ve nemi kanatlarıyla kontrol ettikleri bulunmuştur. Ancak araştırmacıları asıl olarak düşündüren şey arıların içerideki kirli havayı dışarıdaki temiz hava ile nasıl değiştirdikleriydi. Bu sorunun cevabını bulmak için araştırmacılar bir arı kovanında sadece tek bir delik kalması için kovanı tamamen sıvadılar. Kovandaki hava dolaşımını sağlamak için yüzlerce arının kovanın içinde diğer arıların da kovan girişinin iç ve dış kısımlarında durarak hava dolaşımını sağladıklarını kanatlarını çırpınca kirli havanın dışarıya çıktığını kanat çırpmayı bırakınca da temiz havanın içeri girdiğini gözlediler. İnsanların ancak gözlemler sonucunda kovanın içinde ne gibi işlemler yaptıkları hakkında bilgi elde edebildikleri arılar bu işleri milyonlarca yıldır büyük bir başarıyla yaparlar.
Bilim ve Teknik Dergisi Sayı:259 s.37
VolkanTEKiN' Alıntı:Evet, tüm Grafikerler.net üyeleri; kanatlarımızı çırpma zamanı…

Sitemize bir maskot yapalım diye düşünmeye başladığımızda bir çok farklı fikir ortaya çıkmıştı. O zamanlar forumumuzda bazı üye grupları yabancı dillerdeki bazı kelimelerden oluşmaktaydı. Bu durum Türk Dilinin doğru kullanımıyla ilgili düşüncemize ters düştüğünü ve değiştirmemiz gerekliliğinin bilinci ile “Gold Üye” olan grubun ismini üyelerimizin çalışkanlıkları ile bağdaştırarak Arı Üye yapma fikri kafamızda belirdiğinde aslında maskot olarak konumuzda belirmiş olmuştu. İşte sitemizin maskotu: Arı ( Şimdilik ismi "ARI" fakat ona güzel bir isim vermek için düşünüp hep beraber isim verelim mi? Ne dersiniz?)
Tüm forum üyeleri önerisi ile ve açılan anket sonucunda arımızın ismi Hezarfen olarak seçilmiştir.