Hangi kitabı okuyan kadın veya erkek, sizde tanışma arzusu veya heyecanı uyandırır?

"Secret"


__________________
Düşünce Çok Güçlü Olduğunda, Sihir Meydana Gelir.
Herşey Senin Elinde.

namasteeee' Alıntı:

"Secret"


__________________
Düşünce Çok Güçlü Olduğunda, Sihir Meydana Gelir.
Herşey Senin Elinde.

Genişletmek için tıkla ...

Rhonda Byrne.
Okumamıştım. Şimdi baktım, ilginç görünüyor.

Bu kitap gibi kitapları okuyorum hayatımı 180 derece değiştirdi okumaya başladığım günlerden beri diyebilirim olumlu olarak...

"The Secret" bilmiyorum kaç kez okudum ve en zor zamanlarımda açıp tekrar tekrar okuyorum...

namasteeee' Alıntı:

Bu kitap gibi kitapları okuyorum hayatımı 180 derece değiştirdi okumaya başladığım günlerden beri diyebilirim olumlu olarak...

Genişletmek için tıkla ...

Beni de 180 derece döndüren kitaplar olmuştur. Ama sihir mi diyeyim nazar mı diyeyim artık her ne hikmetse her seferinde 360 derece aynı yere dönmeyi başarmışımdır...

Arkeoloji ve Eski Çağ türündeki kitapları okuyanlar her zaman ilgimi çeker :kiss:

Tenten ya da Red-kit... Ama konuşma arzusu sadece onları okumak ve devamı var mı öğrenmek için olurdu. Çok özledim;çok namastee ve cengo sizlere tavsiyem var bu arada; Aykut Oğut; Evrenden Torpilim Var... Secret'tan sonra o kaldığın 180 derecelik açıyı çok fena sağlamlaştırıyor

aslında tüm kahramlanlarla tanısmak ve oturup olayların analızını onlarla yapmak eğlenceli olurdu

okuduğum kitap ilgimi çekmişse ve kendimle eşleştirmişsen mutlaka tanışma arzusu uyanır içimde.ama tabi sadece bi istek olarak kalır bu..daha öyle bi imkanım olmadı.en son okuğum kiitapta kahraman tazeoğlu mavi ev.ordaki aşka hayran kalmıştım.bide elif şafak aşk vardı.ordaki konuda çok güzeldi.daha aklıma gelmeyen çok var.ama hiç unutmam bi yazara mail atıp ve ******* cevap almıştım.buda beni çok mutlu etmişti tabi.
paylaşımın güzel teşekkürler.

namasteeee' Alıntı:

Bu kitap gibi kitapları okuyorum hayatımı 180 derece değiştirdi okumaya başladığım günlerden beri diyebilirim olumlu olarak...

Genişletmek için tıkla ...

''Kendini Ateşle'' ''The Secret'' (SIR)

'Sır'rı öğrendiğinizde, istediğiniz her şeyi elde etmeyi, yapmayı, ya da istediğiniz her şey olmayı da öğrenmiş olacak; asıl kimliğinizi bulacak ve hayatta sizi bekleyen gerçek ihtişamın ne olduğunu göreceksiniz.

Eflatun, Galileo, Beethoven, Edison, Carnegie, Einstein ve diğer mucitler, bilim adamları ile büyük düşünürler 'Sır'rı biliyorlardı; ve şimdi 'Sır' dünyaya açıklanıyor. Secret :smile:

Teşkilat (Kesinlikle reklam değil)
Onlar; Oğuz Kağan’dan bugüne kadar, Türk’ün devlet-i ebed müddet fikrini devam ettiren gizli teşkilatın liderleriydi... Kimi, Gök-Türk Devleti’ni; kimi, Selçuklu Beyliği’ni; kimi, Osmanlı İmparatorluğu’nu; kimi de Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmakla görevlendirildi. Nizamülmülk’ten İmam-ı Gazali’ye, Selçuk Bey’den Mevlana Celaleddin-i Rûmi’ye, Osman Bey’den Dursun Fakih’e, Sultan Abdülhamit’ten Enver Paşa’ya ve Mustafa Kemal’den Turgut Özal’a kadar birçok isme; Teşkilat’ın gizli sancağı emanet edildi. Pakistan’da, Afganistan’da, Lübnan’da, Azerbaycan’da, Bosna’da; Osmanlı Devleti’nin bakiyesinde kurulan elliye yakın devletin harcında Onlar’ın gizli faaliyetleri vardı. Ve bugün; Türk’le Kürt’ü, Türk’le Fars’ı savaştırmak isteyen Kaos Düzeni’nin mimarları, hesap etmedikleri bir gerçekle yüzleşmeye başladı: Teşkilat’ın askerleri, yeni bir düzen için geri dönüyorlardı…

Çam da bizim, kozalak da bizim!
Teşkilat-ı Mahsusa, Osmanlı Devleti’nin son istihbarat teşkilatı idi. Kurulduğu günlerde, kabinedeki bakanların birçoğu ve üst düzey komutanların büyük bir kısmı dahi böyle bir örgütün varlığından haberdar olmamıştı. Örgütün, Trablusgarp’tan Hindistan’a kadar yüzlerce hücresi ve bu hücrelere kayıtlı binlerce ajanı vardı. Üyeleri arasında Mustafa Kemal, Enver Paşa, Celal Bayar, Eşref Kuşçubaşı, Kazım Karabekir, Fuat Balkan, Süleyman Askeri ve Fevzi Çakmak gibi birçok ünlü sima da bulunuyordu. Teşkilat-ı Mahsusa, Birinci Dünya Savaşı ve sonrasında yaptığı gizli çalışmalarla, elliden fazla devletin kurulmasını sağladı. Teşkilat’ın gizli hücreleri, aradan yüz yıl geçmesine rağmen henüz ortaya çıkarılamadı. Selman Kayabaşı, bu heyecan verici kitapta Kıbrıs’ta Türk Mukavemet Teşkilatı’nı kuran, Bosna Hersek’in bağımsızlığını kazanmasında büyük pay sahibi olan ve son olarak Kerkük’te ortaya çıkan Teşkilat’ın; Musul’dan Semerkand’a, Lübnan’dan Pakistan’a, Roma’dan Selanik’e ve Azerbaycan’dan Kafkasya’ya kadar, günümüzdeki faaliyetlerinin izini sürüyor.
Tarih: Mustafa Kemal, saltanatı yıkmak ve yerine Cumhuriyet rejimi kurmak istiyor. Şu halde nasıl olur da onu lider tayin ederiz Sultanım? İstihbarat Kurşunun hesabını üç kişi bilir: Bir kurşunu veren, bir kurşunu ateşleyen, bir de kurşunu yiyen Siyaset Şehir’de şehir kanunu; it’le dalaşacağına, çalıyı dolaşacaksın. Dağ’da dağ kanunu; it’le dalaşacağına, it’le dolaşacaksın ve Aşk Galata göz gibi, Süleymaniye gönül gibi bakıyor Baba! Öyle ya, yüreğimde kor bir ateş, kor yüreğimde kör ateş; kör yüreğim kor ateş, kor yüreğim kör ateş...

Güzel kitaplar paylaşılmış Teşekkür ediyorum.

Benim de herhalde Osho okuyabilen (okumaya başlayıp da bırakmadan okumayı sürdürebilen) biri ilgimi çekerdi. Yaşı veya cinsiyeti ne olursa olsun merak ederdim.

hiç bir kitap öyle bir arzu veya heyecan uyandıramaz.

kitap okumak güzelir de birisi kitap okuyor diye onunla tanışmanın manası ne?
çocukken kız tavlamak adına gitar öğrenen çocukların büyümüş halinin getiris mi kitap okumak? bunlara bağlamak bile saçma. komik buldum.

tdesigner84' Alıntı:

Güzel kitaplar paylaşılmış Teşekkür ediyorum.

Benim de herhalde Osho okuyabilen (okumaya başlayıp da bırakmadan okumayı sürdürebilen) biri ilgimi çekerdi. Yaşı veya cinsiyeti ne olursa olsun merak ederdim.

Genişletmek için tıkla ...

dün Osho nun bi kitaba başladım, şimdilik bırakamıyorum :rofl: yaşım 27 erkek cinsindenim efendi, dürüst ve haksızlıklara karşı savaşan bir kişiliğim var, kısaca Braveheart diyebilirsin :rofl: ama artık ölümden korkmuyorum, çünkü Osho okuyorum, osho diyorki ''İnsanlar hayatdayken ölürler'' yada''ölmeden önce, ölünüz...'' ilginizi çeken başka bir konu varsa hemen cevaplıyabilirim, kitap 415 sayfa, 80 gr 1. hamur dan yapılmış, bence çok etkileyici bir dış yüzü var :rofl:

Ya konu nasıl bu aşamaya geldi anlamıyorum. Konudaki ilk mesajıma bakarsanız Haşmet Babaoğlu'nun bir köşe yazısından bahsetmişim. Bu konu birilerinin tabiriyle "kız tavlamak" ya da "erkek tavlamak" amacıyla açılmamıştır. Ne seviyesizlik bu ya! Beğenmiyorsanız yazmazsanız. İşi cıvıklaştırmanın anlamı yok.

Osho'ya gelince; onu okuyabilen biri ilgimi çeker dedim çünkü, tarzının tamamen farklı olduğunu düşünüyorum. Fazla söze gerek yok okuyan dediklerimi zaten anlamıştır.

haşmet ''baba oğlu tanışma arzusu'' gibi bir cümle kuruyorsa bence, nasıl bir düşünce ile böyle bir başlık atılmış bunu anlamak lazım, ''Tanışma Arzusu'' hiç tanımadığım birinin elinde kitap var diye niye gidip tanışıyoruz ? amaç ne ? bunları anlıyamadığımız için, çeşitli altarnetifler geliyor akıllara, bu konuyu 12 ayrı forumda gördüm, istersen isimde vererebilirim, diğer forumlarda konuları açan arkadaşlar entellektüel düzeyde yorum istiyor, ama başlık için bir açıklama yok, doğal olarak insanların akıllarına farklı tanışma taktikleri gelebilir, benim şahsen, beğendiği bir erkeyi, toplumun tabiri ile, ''Tavlamak'' amaçlı elinde otobüste giderken okumadan elinde kitap tutuğu bayan veya erkek tanıdıklarım var bu ne kadar seviyesis bir davranış olabilir, bir bayan ve bir erkek , bütün dünyanın, hayatın anlamı tanışmak, ama sizin ve diğer aynı konular için, farklı yorumlar bekleniyor, malesef haşmet beyi okumayanlar bu konuyu farklı algılıyor olabilirler, ayrıca verilen kitap isimleri çok güzel kitaplar, konuyu açan arkadaşımıza tşk ederim

Konuyu açarken dediğim gibi "tavlamak" olayı aklımın ucundan bile geçmemişti. Hatta kitaplar konu edileceği için zevkli bir konu olacağını düşünmüştüm. Haşmet Babaoğlu sevdiğim bir yazardır. Konu başlığını da özellikle O'nun o günkü yazısına sadık kalmak isteği ile değiştirmemiştim. Eğer bu şekilde yorumlara kayacaksa nasıl yapılır bilmiyorum ama başlığı değiştirebilirim.

İyi çalışmalar.

Konuyu açarken dediğim gibi "tavlamak" olayı aklımın ucundan bile geçmemişti. Hatta kitaplar konu edileceği için zevkli bir konu olacağını düşünmüştüm. Haşmet Babaoğlu sevdiğim bir yazardır. Konu başlığını da özellikle O'nun o günkü yazısına sadık kalmak isteği ile değiştirmemiştim. Eğer bu şekilde yorumlara kayacaksa nasıl yapılır bilmiyorum ama başlığı değiştirebilirim.

İyi çalışmalar.

arkadaşlar bu konu baya uçmuş toplamak lazım diye düşünüyorum..
ben en son olasılıksızı okudum ve onda takılıp kaldım